Kafkasya Strateji Araştırmalar Enstitüsü siyasi danışmanı, uzman Gela Vasadze, Gürcistan’ın işgal edilmiş toprakları üzerinden Ermenistan için ulaşım koridoru oluşturulması ihtimalini Yeni Çağ Haber‘e değerlendirdi.
“Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ın yılbaşı arefesinde Gürcüstan’a ziyareti geleneksel bir durum haline geldi ve bu gelenek son üz yıldır devam ediyor. Ziyaretle ilgili çok az resmi bilgi verildi. Sadece görüşmede ekonomi, enerji, askeri ve iletişim alanlarında işbirliği konularının müzakere edildiği söylendi. Ama hiçkimse görüşmede neler konuşulduğunu bilmiyor. Biz sadece tahminler üzerine konuşabiliriz”.
Uzman, Ermenistan’ın Gürcistan’a yeni teklif götürdüğünü düşünüyor:
“Bence Ermenistan Gürcistan’a kendi serbest ekonomik bölgelerini kullanmayı ve böylelikle de Avrasya Ekonomik Birliği ülkelerinin piyasasına girmeyi teklif etti. Serbest ekonomik bölgelerin kullanım mekanizması hakkında bir bilgim yok.
Enerji konusunda da belirlizlik mevcut: çünkü Rusya doğalgazı Ermenistan’a Gürcistan üzerinden ulaştırılıyor. 2017’de bu konuyla ilgili Gürcistan ve Gazprom anlaşma izmalamıştı. Yani eskiden Gürcistan transit ülke (aracı) olarak nakledilen doğalgazın yüzde 10’nu almaktaydı, şimdiyse Gazprom Gürcistan’a belirli bir para ödüyor.
Askeri işbirliği konusuna gelince, Gürcistan diğer bölge ülkelerinin de NATO’yla işbirliğine teşvik edilmesi görevini üstlenmiş durumda.
Vasadze Sarkisyan’ın Gürcistan ziyaretiyle ilgili en çok tartışılan konuya da değindi. Uzman Gürcistan’ın işgal edilmiş toprakları üzerinden Ermenistan için yeni koridor açılması olasılığını şöyle yorumladı:
“Gürcistan Başbakanı’nın acil durumlarda, yani Lars sınır kapısının kapalı olduğu zamanlarda işgal altındaki topraklardaki ulaşım koridorunun kullanılması hakkında yaptığı açıklama uzmanları bile şaşırttı. Çünkü acil durumlarda bile bu koridorun kullanılması farklı tepkilere yol açabilir.
Açıkçası konuyla ilgili yorumları okuduğumda şunları düşünüyorum: Gürcü uzmanlar kendi korkularını, Ermeni uzmanlarsa hayallerini yorumluyor. Ama iki tutum da gerçekliğe çok uzak. Düşüncem yanlış olabilir ama konunun Moskova tarafından gündeme getirildiğine inanıyorum. Bu yüzden de somut bir öngörüm yok”.