Rus Enstitüsü`nden fıkra gibi yalan: Aşkabat Ermeni şehriymiş

Rusya Dışişleri Bakanlığı’na bağlı Uluslararası İlişkiler Enstitüsü’nün Araştırma Merkezi başkanı Andrey Kazantsev kendisinin “Post-Sovyet Türkmenistanı: Bilinmeyen şimdilik ve malum olmayan gelecek” adlı makalesinde Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’ın 1948 yılında meydana gelen depreme kadar “Ermeni şehri” olduğunu yazdı ve bu idda Ermenistan medyasında da yayımlandı:

“Sovyetler Birliği döneminde ve onun çöküşü arefesinde genel olarak Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’ta ilim, kültür, devlet yönetimi, güç kurumlarının faaliyetinde önemli etki türkmen olmayan nüfusa aid olmuştur. Orta Asya’nın diğer devletleri gibi Türkmenistan’da da Ruslar, Yahudiler, Tatarlar ve Ukraynalılar çoğunlukta olmuşlar. Türkmenistan için spesifik durum hem de çok sayıda Ermeni nüfusun orada yaşamasıdır.”

Onun iddasına göre, 1917 ihtilalına kadar Türkmenistan, Türkistan genel valiliğine dahil ayrıca Zakaspi bölgesini oluşturmuş ve Güney Kafkasya ile sıkı bağlı olarak Azerbaycan’dan Ermeni göçünün yöneldiği arena olmuştur. “Hatta 1948 yılında meydana gelen depreme kadar Aşkabat bir Ermeni şehri olarak tanımlanmıştır”

O zaman ortaya böyle bir soru çıkıyor:

Ermeniler 1. Dünya Savaşı’ndan önce ve sonra Türkiye ile İran’dan Kafkasya’ya- Azerbaycan topraklarına , Azerbaycan’dan da Türkmenistan’a devamlı göç ediyordularsa, o halde Azerbaycandaki Ermeniler neredeymişler?

Hatırlatalım ki, Sovyet hükumeti kurulduğu ilk andan itibaren bu güne kadar Moskov tarihçileri Sovyetler Birliği bünyesinde olmuş halkların tarihlerini çarpıtmakla meşgullar. Bugün Kazantsev’in söz konusu yazısı Ermenistan medyasının manşetlerini süslüyor. Bu durum tüm dünyada hasta sayılan, eksik bir takım ruhsal hastalığa yakalanmış, hala da millet olmayı başaramayan Ermeni toplumunun tanısını bir daha göstermektedir.

Tr.Yenicağ.Az