Rus uzman, Güney Batı Üniversitesi’nin profesörü Vladimir Markovçin, Türkmenistan’da FETÖ ağının oluşumuyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu.
Yeni Çağ Azerbaycan‘ın haberine göre, Markovçin kaleme aldığı yazısında Aşkabad’ın önünde iki seçimin olduğunu söyledi: Ya Türkiye’yi yarı yolda bırakmamalı, ya da FETÖ ve bu örgütün ABD’deki destekçilerini tatmin etmeli.
“Bilgilere göre, Gülen bu seneler içinde kendi ağının tohumlarını 140 ülkeye saçmış, bu ülkelerde 1400 civarında okul açmıştır”.
Markovçin, FETÖ ağının yayıldığı ülkeler içinde Türkmenistan’ın önemli bir konumda olduğunu söyledi ve bu terör ağının bu ülkede oluşum sürecini anlattı:
“Son dönem FETÖ’çüler tarafından Türkmenistan’da yöneticiler, aynı zamanda “gri kardinallar” tehdit ediliyor, yurt dışında işletmesi olanlar mahkemeye veriliyor. Dış ticaretde payı olanların hisseleri alındı ve aynı zamanda bu kişilerin isimlerinin basına sızdırılacağına dair şantajlar dile getirildi. Bu, artık barış taraftarı bir ilahiyatçının yapacağı hamleler olarak değerlendirelemez, öyle değil mi?
Türkmenistan yönetimi durumun ciddiliğini dikkate alarak ortalığı sakinleştirmek için FETÖ’cülerle diyaloğa başladı. Bunun sonucu olarak artık ülkede “büyük çaplı FETÖ’cüler”in serbest bırakılması planlanıyor. Ovadan-Tepe hapishanesinde tutulan Gülencilerse yabancı diplomatlarla görüştürülecek. Böylece onlara işgence edilmediği ve insanca davranıldığı gösterilecek.
FETÖ’cüler Türkmenistan hükümetine yönelik baskılar sayesinde bazı haklar elde ettiler.
Sonuç olarak, tüm durumlarda seçim yapılması gerekiyor: Ya Ankara’dakı müttefiklerle yola devam edilmeli, ya da FETÖ’nün ve onun okyanusun öbür ucundaki destekçilerinin gittikçe çoğalan iştahını tatmin etmeli”.