“Moskova ve Ankara, işbirliğinin sürdürülmesi gerektiğini anlıyor”.
Yeni Çağ Azerbaycan`a açıklama yapan Rusyalı uzman, Geçmiş Sovyet Ülkeleri üzerine Araştırma Merkezi analisti Ferhat İbrahimov, Suriye`nin İdlib bölgesinde oluşmuş durumu ve Rusya-Türkiye ilişkilerinin geleceğini yorumladı.
İbrahimov`a göre, Moskova ve Ankara arasında bazı çelişkilerin oluşmasına rağmen, bu, ikili ilişkilerin bozulmasına neden olmayacaktır:
“Rusya, Türkiye ve İran Cumhurbaşkanlarının Tahran`da gerçekleştirdiği görüşmesi hiç kolay geçmedi. Rusya ve İran, Türkiye`yi teröristlerle siyasi diyalogun hiçbir fayda vermeyeceğine ve onların görüşmeler yapmaya niyetli olmadıklarına inandırmaya çalışıyor. Tüm bunların yanı sıra Tahran görüşmesinin olumlu sonuçları da oldu. Örneğin Recep Tayyip Erdoğan, Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad iktidarının meşruluğunu tanımaya onay verdi. Ankara, Suriye krizinin çözülmesi için Türkiye ile Rusya ve İran arasındaki çelişkilerin yok edilmesine yönelik görüşmelerin düzenlenmesi gerektiğini düşünüyor.
Suriye`nin İdlib bölgesi silahlı grupların kontrolünde olan son topraklardan biri. Bu bölgeyle ilgili verilecek kararlar Rusya, Türkiye ve İran`ı karşı karşıya getirebilir. Ama bence Moskova, Ankara ve Tahran oluşmuş sorunları çözebilirler. Türkiye, sonunda Suriye`de istikrarın tamamen sağlanmasını istiyor. Çünkü komşu ülkede kaosun sürmesi Türkiye için de tehditler oluşturuyor.
Aynı zamanda, ABD de Suriye`de aktifliğini artırma niyetinde. Washington, ABD`nin Suriye krizinde belirleyici rol oynayamamasından çok rahatsız. Bu yüzden de ABD, Rusya-Türkiye-İran formatının Suriye krizinin çözümü için aldığı kararların gerçekleştirilmesine engel olmaya çalışıyor.
İdlib`e saldırı konusunda Türkiye ve Rusya arasında çelişkiler mevcut. Diğer konularda da Moskova ve Ankara arasında bu tür çelişkilerin oluşması muhtemel bir durum. Ama tüm bunlar iki ülkenin ilişkilerinin bozulmasına neden olamaz. Çünkü her iki taraf işbirliğinin sürdürülmesi gerektiğini anlıyor. Türkiye Ordusunun El Bab ve Afrin`den çıkarılması şu an için gündemde değil. Bu konu büyük bir bir ihtimalle devlet başkanlarının bir dahaki görüşmesinde tartışılacak”.
Kafkas Ömerov