“Her şey Moskova’nın PKK/PYD konusunda Ankara’yı ne kadar destekleyeceğine bağlı.”
Türk uzman Salih Yılmaz, Rusya-Türkiye ilişkilerinin yakın gelecekteki perspektiflerini Yeni Çağ Azerbaycan‘a değerlendirdi.
Yılmaz’a göre, Moskova ve Ankara’nın PKK/PYD konusunda anlaşıp anlaşamayacağı Suriye’nin geleceğini de ciddi yönde etkileyecek:
“Eğer Rusya, Türkiye’nin sadece onun onayıyla Suriye’de etki imkanları kazanabileceğini göstermeye çalışırsa bu, Moskova-Ankara ilişkilerinde krize neden olabilir. Şu anda ikili ilişkilerin en yüksek düzeyde kabul edilmiş en önemli elementi, Türkiye’nin kendi sınırlarında güvenliğini sağlamasıyla ilgili uluslararası hukukunun Rusya tarafından tanınmasıdır.
Eğer Moskova, ABD’yle ilişkiler ve PKK/PYD’ye yönelik yaklaşımında Ankara ile pazarlığa başlamak isterse bu, Türkiye’nin memnuniyetsizliğine neden olacak. Aksine eğer Moskova, PKK/PYD konusunda Ankara’yı desteklerse karşılıklı güveni güçlendirecek ve Orta Doğu’da ortak politika yürütme imkanlarını arttıracak.
Aynı zamanda, Moskova’nın Washington’la yapacağı görüşmelerde PKK/PYD konusunda Türkiye’yi ne kadar destekleyeceği, Suriye’nin geleceği açısından büyük önem taşıyor. Türkiye, Rusya’nın PKK/PYD ile anlaşmak için hâlâ yollar aramasından rahatsız. Eğer Moskova, PKK/PYD’yi Esad rejiminin kontrolünde kalmaya ikna edemezse bu durumda Rusya ABD’nin benzeri siyasetini kabul etmek zorunda kalacak.
Diğer yandan, Rusya’nın Suriye’ye S-300 füze kompleksleri göndermesi Moskova’nın bu ülkede sınırları somut olarak belirlenmeyen uçuşa kapalı bölgeler oluşturması anlamına geliyor. Bu açıdan Rusya’nın S-300’lerle Türkiye’nin Münbiç’te ve Fırat çayının sağ sahilinde gerçekleştireceği operasyonlara engel olmaya çalışmasıysa Suriye krizinin barış yoluyla çözümüne dair Rusya-Türkiye planının gerçekleşmesine fırsat vermeyecek”.
Aras Zeynalov