“Trump, Amerika’daki anti-Türkiye çevrelerinin direncini kırdı” – İgor Pankratenko
“ABD Başkanı fırsatını bulunca hemen Kürtlere 180 derece sırtını döndü”.
Bunu Rus uzman, Stratejik Değerlendirme ve Öngörü Merkezi Başkan Yardımcısı İgor Pankratenko, ABD-Türkiye ilişkilerini Yeni Çağ Azerbaycan‘a değerlendirdiği sırada söyledi.
İgor Pankratenko’ya göre, ABD yönetimi sonunda Türkiye ile stratejik ilişkilerin Kürtleri desteklemekten daha önemli olduğunu anladı:
“Suriye’deki Kürt ikileminin Trumpa Obama’dan miras kaldığını unutmayalım. Evet belirli dönemlerde Kürtler DAEŞ’e karşı mücadelede Amerika’nın müttefikleriydiler ve Beşşar Esad’a yönelik tutumları oldukça sertti. Aynı zamanda bazı otorite sahibi Kürt klanlarının İsrail’le ilişkiler kurma girişimleri Ankara ve Tahran tarafından itirazla karşılandı.
Ama bu durum Washington’daki belirli daireler tarafından ABD’nin çıkarlarına uygun kombinasyonlar geliştirmek için iyi bir fırsat olarak değerlendirildi. Yani Kürt kartını kullanma Obama’nın çevresi için aynı zamanda Erdoğan’a karşı tehdit imkanları açısından cazip görünüyordu.
Ama süreçlerin gidişatı, ABD için Türkiye ile stratejik ortaklığın korunmasının Kürtleri desteklemekten çok daha önemli olduğunu gösterdi. Bence Trump, bunu önceden de anlıyordu ama Washington’daki anti-Türk çevrelerinin direncini kıramıyordu. Trump böyle bir fırsat bulunca hemen Kürtlere 180 derece sırtını döndü.
Elbette bu karar belirli eleştirilere hatta Brett McGurk ve diğerlerinin istifalarına, aynı zamanda Trump’a yönelik ithamların çoğalmasına neden oldu. Ama Kürtlerin kırğınlığı Amerika’yı o kadar da kaygılandırmıyor. Mevcut durumda Trump için Türkiye ile ilişkiler daha önemli.
Kürdistan projesinin Obama’nın çevresindeki demokratlara yakın analistlerin beyninin mahsulü olduğunu düşünüyorum. Bildiğiniz üzere onlar Kürtlerle birlikte İran ve Saddam rejimine karşı başarılı bir işbirliği içerisindeydiler. Kürtlerin bağımsız bir devlet kurmalarının bu işbirliğini daha da güçlendireceğini düşünüyordular. Ama Kürtlerin Bağımsızlık Referandumu sırasında bu projenin büyük riskler oluşturacağı onlar tarafından da kabul edildi. Bu yüzden de bu proje tarihe gömüldü”.
Kafkas Ömerov