Irak Türkmenlerinin liderlerinden biri, parlamentonun eski Milletvekili Fevzi Ekrem Terzioğlu Yeni Çağ Haber‘e verdiği demeçte bölgedeki olayları ve Türkmenlerin son durumunu değerlendirdi.
– Ekrem bey, öncelikle bu toplantının amacına dair bilgi verir misiniz?
– Önce kendimi tanıtayım: Fevzi Ekrem Terzioğlu, Irak’ın eski Milletvekili, aynı zamanda IrakYazarlar Birliği’nin Başkanıyım. Otuz iki ülke temsilcisinin katıldığı bu toplantının amacı, Irak’ın DAEŞ terör örgütüne karşı kazandığı zaferin değerlendirilmesi. Katılımcılar 15 Arap ülkesini ve diğer ülkeleri temsil ediyor. Toplantıya katılmaları için Azerbaycan ve Türkiye’den dostları davet ettim. Onların öncelikle Irak gerçeklerini, Irak ve Bağdat’ın güzelliğini görmelerini, insanlarımızla görüşmelerini istedim. Türk dünyasında Irak’a bir kapı açmayı ve böylelikle de ilişkilerimizi güçlendirmeyi amaç edindik. Özellikle de Türkiye ve Azerbaycan’la ilişkilerimizin önemi bizim için çok büyük.
– Bağdat söyleyince aklımıza maalesef terör olayları geliyor. Sizce Bağdat terörü yendi mi?
– Atalarımız “Ana gibi yar, Bağdat gibi diyar olmaz” derdi. Annelerimiz de bizi hep bu ninnilerle büyüttü. Evet, Bağdat’ta daha önce çok sayıda terör olayları ve patlamalar yaşandı. Ama hamdolsun devlet ve halk el birliğiyle terör üzerinde zafer kazandı. Siz zaten insanlarımızla temas kurarak ve durumu gözlemleyerek bunun bizzat şahidi oldunuz. Biz Irak’ın gelişmesi için elimizden ne geliyorsa yapacağız.
– Mevcut şartlarda Irak Türkmenlerinin durumu nasıl? Çünkü DAEŞ de, Barzani de Türkmenleri hedef olarak görüyordu…
– Çok şükür şimdi Telafer’den Bedre’ye uzanan bir haritamız var. Bu bölgeye Tuzhurmatu, Altınköprü, Erbil, Kerkük, Bayatköy ve diğer araziler dahil. Bu toprakların hepsi Türkmen yurdu ve şu anda da Türkmen silahlı güçlerinin kontrolü altında. Peşmerge bu bölgeden tamamile temizlendi…
– Yani gerçekten bu topraklarda Peşmerge yok mu?
– Evet, yok. İnşallah Irak Türkmenlerinin geleceği çok parlak olacak. Çünkü biz inanıyoruz, irademiz de güçlü. Bu toprağa, millete, bayrağa inanıyoruz. Biz Mezopotamya ve Sümerlerin varisi, Irak’ın en önemli üçüncü etnik gücüyüz.
– Barzani zamanında bu bölgede Türkmenlerinin sayısını azaltmak ve nüfus oranını değiştirmek için başka yerlerden Kürtleri bu topraklara göç ettirdi. Peki şimdi durum nasıl?
– 2003’e kadar Kerkük nüfusu 850 bin kişiydi. Ama daha sonra nüfus hızla artarak 1 milyon 650 bin oldu. Bunun nedeni, Kuzey Irak ve komşu ülkelerden Kürtlerin bu kende göç etmeseydi. Benim Milletvekili görevimi sürdürdüğüm dönemde kabul ettiğimiz bir kararda şunun altını çizdik: Kerkük Irak’ın, Türkmanlarındır. Kerkük’ün sembolü de, şerefli geçmişi ve bugünü de Türkmenlerle ilgili.
– Irak’ın savaşdan önceki ve şimdiki durumunu kıyaslarsak bu savaş ülkede neyi değiştirdi?
– Savaş Irak’ta birçok alanı kötü yönde etkiledi, insanlar bundan çok zarar gördü. Ama çok şükür büyük tarihi geçmişi olan Irak güçlü bir devlet ve bu savaştan başı dik bir şekilde çıkmayı başardı. Irak DAEŞ’i yendi. Irak artık yeni bir döneme giriyor.
– Söylemek istediğiniz başka bir şey var mı?
– Hamdolsun Azerbaycan’ın bayrağı Irak’ın başkenti Bağdat’ta dalgalandı, burada Büyükelçilik açıldı. Birçok Kerkük’le öğrenci Bakü’de eğitim görüyor. Ama bizim Azerbaycan devletinden daha çok şey umuyoruz. Bu isteğimizi yayınlarsanız, çok sevinirim. Azerbaycan bize destek vermek konusunda geri planda kalmasın. Öğrencilerimizi okutsunlar, yaralılarımızın tedavisi için ilaç göndersinler. Bizim için başkalarıyla düşman olmanızı istemiyoruz, biz silah yardımı istemiyoruz… Biz sadece insani yardım bekliyoruz. Türkiye bize bu konuda yardım ediyor.
– Peki Türkiye’yle genel ilişkileriniz nasıl?
– Son yıllarda Türkiye’yle ilişkilerimiz güçlenmekte. Çünkü Türkiye Barzani’nin önünde durarak, kapılarını ona kapattı. Aynı zamanda teröristlere hiçbir fırsat vermedi. En önemlisi Türkiye Irak’ın toprak bütünlüğünün desteklenmesi konusunda sonuna kadar net bir tutum sergiledi.
– Bağdat sokaklarında çok sayıda silahlı şahıslar var. Bu silahların kaderi nasıl olacak?
– İnşallah o silahlar geri alınacak. Bu konular yavaş yavaş çözümünü bulacak. Şu anda silahlar devlet kontrolünde olan güçlerin elinde. Ama dediğim gibi silahların hepsi alınacak.
– Yani Haşdi Şabi ve diğer gruplardan da mı silahlar alınacak?
– Aslında Haşdi Şabi İçişleri ve Savunma Bakanlıkları’nın birliklerine dahil. Yani Haşdi Şabi resmi silahlı birliklerden biri.
Agil Alesger