TİMBİR, RTÜK ve Birlik Haber Ajansı “Afet Kriz Yönetiminde Medyanın Rolü” Sempozyumu düzenledi

Türk İnternet Medya Birliği’nin (TİMBİR) organize ettiği, Radyo Televizyon Üst Kurulu ve Birlik Haber Ajansı’nın paydaş olarak katıldığı “Afet Kriz Yönetimi’nde Medyanın Rolü’ konulu sempozyum, Ankara Ticaret ve Sanayi Odası Kongre Salonu’nda gerçekleştirildi.

“Medya Fark Ederse Toplumda Fark Eder” temasıyla; “Afetleri Haberleştirmek”, “Afet Risk ve İlk Yardım”,  “O Anda Haberci Olmak” konu başlıklarının ele alındığı etkinliğe, 81 il ve 14 ülkeden TİMBİR kurucularının yanı sıra; RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, RTÜK Başkan Yardımcıları, Yönetim Kurulu Üyeleri, İGAFED İstanbul Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı Adil Koçalan, Yönetim Kurulu Üyeleri ve davetliler katılımda bulundu.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan sempozyumun açılış konuşmasını, TİMBİR Genel Başkanı Dr. Süleyman Basa  gerçekleştirdi. Süleyman Basa konuşmasına; 6 Şubatta yaşanan yüz yılın felaketinden dolayı duymuş olduğu üzüntüyü dile getirerek başladı. Aynı zamanda doğal olayları felakete çevirenin insanoğlu olduğunun altını çizen Basa, konuşmasına şu şekilde devam etti: “Dünyanın en etkin deprem kuşaklarından birinin üzerinde yaşıyoruz.  Geçmişte birçok yıkıcı depremler yaşandığı gibi, gelecekte de meydana gelebilecek depremlerle büyük can ve mal kaybına uğrama riski ile her zaman yüzleşmeye hazır olmalıyız. Türkiye’nin her hangi bir bölgesinde, herhangi bir 30 yılda yıkıcı bir deprem olma olasılığı %90’ın üzerinde.  Yani 30 yaşında iseniz ve bir deprem felaketinden etkilenmediyseniz doğru yerde, doğru zamanda, doğru binadasınız demektir. Şu andan itibaren başlamak üzere önümüzdeki 30 yılda herhangi bir zamanda yanlış yerde yanlış zamanda yanlış binada iseniz muhtemelen depremden etkilenmiş veya ölmüş olacaksınız %90 ihtimalle.

Kaldığımız enkazın altından henüz çıkıyoruz. Kendimize geldikçe afet konusunu konuşmaya başlıyoruz. Bir musibet, bin nasihatten evladır derler. Bizde başımıza gelen bu felaketten medya alanında ders çıkarmak, öğrenmek ve bize düşenleri hatırlamak için bir aradayız. Bu vesile ile bu temayı belirlememizi sağlayan, sizleri burada ağırlama imkânı veren Radyo Televizyon Üst Kurumu’na,   ev sahipliği için Ankara Ticaret Odası’na  teşekkür ediyorum.

Bilindiği üzere TİMBİR şemsiyesi altında, Türkiye’nin her vilayetinden, Avrupa’nın göbeğinden, Orta Asya’nın kalbinden Türkçe yayın yapan medya mensupları olarak, güvenli haber üretimi, kamu faydası tesis etme bilinci ile hareket etmekteyiz.

Afetler sırasında yapılacak yayınlarda bu hassasiyetlerimiz ile yoğrularak meydana geliyor. Pek tabi eksiklerimiz ve bilmediklerimiz vardır. Pek tabi gözden kaçırdıklarımız veya hiç duymadıklarımız olacaktır.

Ama bugünün bizlerin duyarlılık boyutunu yükseltecek bir gün olacağına eminim. Birbirinden kıymetli teorisyen ve pratisyenleri dinleyeceğiz. Ayıca O anda haberci ol başlığı altında depremi yaşayan 10 ildeki gazeteci arkadaşlarımız deprem anında ve sonrasında yaşadıklarını anlatacaklar. Bu bile başlı başına bir dönüm noktası bence.” Açıklamasında bulundu.

“İnternet medyasının varlığının kavranması, öneminin anlaşılması uzun sürdü”

Konuşmasını medya mensupları adına devam ettiren Süleyman Basa şu açıklamalarda bulundu: “Birincisi; Kendi emek ve çabanız ile bu günlere geldiniz. Destekçilerimiz oldu ama internet medyasının varlığının kavranması, öneminin anlaşılması uzun sürdü. Ve halen bizler “yerel” olmamıza rağmen “ulusal” ve “büyük” gazete ve TV’lerin domine ettiği piyasada var olmaya çalışıyoruz. Öncelikle bu konuda yerellik olgusunun oluşması ve yerelin kendi için devlet desteğinin olduğu bir yapıya ihtiyaç olduğunu belirtmek isteriz.

İnternet medyası ilk defa çıkarılan yasa ile ilk defa resmi bir hüviyet kazandı. TİMBİR olarak yasanın destekçisi olduk. Emeği geçen herkese İletişim Başkanımıza, Basın İlan Kurumu’na, Radyo Televizyon Üst Kurulu’na, Yüce Meclisimize ve Cumhurbaşkanımıza bir kez daha teşekkür ederim.  Elbette uygulamada yaşanan problemleri de birlikte düzelterek ilerleyeceğiz.

İkinci olarak; TİMBİR başta olmak üzere yerel internet medyası içinde uluslararası fon alan yoktur. Yabancı vakıfların sözcülüğünü yapanı bulamazsınız. Gayri milli niyetleri olanı kendi içinde barındırmaz. Milletin öz ve hakiki evlatlarının bir araya geldiği bir yapının adıdır TİMBİR. Bu yapıya sahip çıkmak ve desteklemek milli bir medya oluşumunu tesis edecektir.

Üçüncüsü: Vasat iyiyi gölgelememeli, engellememelidir. Domain almak, site tasarlatmak problemimiz olmaktan çıkarılmalıdır. Türkiye’de medyaya verilen katkının pozitif ayrımcılığa tabi tutularak yerelin öncelenmesi şarttır.

Dördüncü olarak, siyasi partiler ve merkezi idare “yereldeki” çıkar amaçlı gazeteciliğe pabuç bırakmamalıdır. Kopyala yapıştır haberciliğini gazetecilik sanan, etik kurallardan uzak anlayış itibar gösterilmemelidir. İyinin hakkı verilmeli, kötü ise bünyeden uzak tutulmalıdır. Burada siyaset inisiyatif almalıdır.”

Süleyman Basa son olarak uzun süredir üzerinde çalışılan hususlara da değindi: “Uzunca süredir üzerinde çalıştığımız birkaç hususu belirtip konuşmamı bitirmek istiyorum.

  1. Karar vericilere elimizden geldiği kadar raporlama yapıyor ve yerelden, üyelerden gelen talepleri iletiyoruz. Bunda başarılı sonuçlar aldık, mutluyuz.
  2. İnternet Medyası Etik Kuralları üzerinden çalışıyoruz. Yarın ilk genel kurulumuzda teşekkül edecek etik kurulumuz bu alanda Türkiye’de ilk olacak metinleri meydana getirecek.
  3. “Güvenli İnternet Haberi Sitesi” sertifikasyonu çalışması ile tüm internet medyasının iyi ve kötü ayrımını netleştireceğiz.
  4. İnternet Medyası Hukuki Uyuşmazlıkları Çözüm Merkezi kurarak, telif, kurumlar ile düşülen ihtilafları dostane biçimde ve hızlı şekilde çözülmesine katkı sunacağız.
  5. Birlik Haber Ajansımız ile yerelden, dünyaya hizmet veren bir haber sitesi ve haber havuzu oluşturduk, bu bir model ve başarıları ile ülkemizin yüz akı olacaktır.

www.yenicag.info

424