Obama’nın mirası: İran

‘Barack Hussein Obama’nın siyasi mirasının yeni döneme intikal eden en önemli sonucu, İran’ın yakın tarihte belki de hiç olmadığı kadar etkin bir aktör haline gelmesi…’

Koltuğu Donald Trump’a bırakarak sahneden çekilen Obama, geride ciddi bir sorun bıraktı.

Siyaset Bilimcilerin “hareketsizlik” ya da “geriden gelme” şeklinde tanımladıkları “Obama’nın dış politikası” , boşluklarını Rusya’nın doldurduğu, terör örgütlerine doğma ve büyüme alanları açtı.

Obama’nın Trump’a bıraktığı en ağır sınavlardan biri olan Ortadoğu konusunda bir başka gelişme var k! Gözlerden kaçmak üzere: İran.

Rusya ve terör örgütlerine olduğu kadar İran’a da geniş bir manevra alanı sağlayan Obama yönetimi, Tahran’ın her alanda devam ettirdiği “yayılma” politikasını daha da sağlamlaştırmış oldu.

Yeni Şafak Yazarı Taha Kılınç, 21 Ocak tarihli köşesinde Obama’nın İran mirasını yazdı.

İşte yazının ilgili bölümü:

ETKİLİ AKTÖR

Ortadoğu ve İslâm dünyası açısından bakıldığında, Barack Hussein Obama’nın siyasi mirasının yeni döneme intikal eden en önemli sonucu, İran’ın yakın tarihte belki de hiç olmadığı kadar etkin bir aktör haline gelmesi, hatta getirilmesi.

NÜKLEER ANLAŞMA

Nükleer anlaşma yoluyla Tahran’ın prangalarını çözen ABD, Irak’ta doğrudan ve Afganistan’da da dolaylı olarak İran’la ortak hareket etmekten geri durmadı.

MEZHEPÇİ SİYASETİ DAHA DA YÜKSELTEN BİR İRAN

Suriye krizinde zaten tümüyle İran’ın önceliklerine teslim olan Obama ve ekibi, arkasında bütün coğrafyada rahat bir şekilde at koşturan, mezhepçi siyasetini bölgeye dayatan bir İran bıraktı.

ÜÇÜNCÜ YÜKSELİŞ…

Tarih, Şiîliğin şu andaki üçüncü siyasal yükselişinde yardımcı etken olarak Obama’nın özel gayretlerine ayrıntılı şekilde yer verecek. Belki de, bir takım yorumcuların bugün şaka yollu söylediği “Obama, ismindeki Hussein şifresinin gereğini yapıyor” cümlesi, geleceğin tarihçileri tarafından ciddiye bile alınacak.

STRATEJİK YAKINLAŞMA

Obama yönetiminin İran’la bu aşırı sıcak flörtü, bölgede elbette özellikle Suudi Arabistan ve İsrail’i çileden çıkardı. Bunun sonucunda da, normal şartlarda siyasal anlamda yan yana gelecekleri pek tahayyül edilemeyen bu iki ülke, ‘ortak düşman’ hedefi üzerinden biribiriyle yakınlaştı.

TÜRKİYE’NİN İTTİFAK ÇABALARININ DOLAYLI SEBEBİ

Türkiye’nin de Suudi Arabistan ve İsrail’le kurduğu yakın ittifaklarda, ABD’nin dengesiz İran siyasetinin doğrudan etkisi bulunuyor.

kaynak: Timetürk

Tr.Yeniçağ.Az

www.yenicag.info

892