“İncirlik ve Kürecik gibi üslerin kapatılması ABD`ye verilecek en iyi yanıt olacaktır” – Mehmet Perinçek
Mehmet Perinçek, “Siyasi alanda İncirlik ve Kürecik gibi üslerin kapatılması yine ABD`ye verilecek en iyi yanıt olacaktır.” dedi.
Türk uzman, Moskova Devlet Üniversitesi Asya ve Afrika Ülkeleri Enstitüsü’nün profesörü, Türk Avrasyacılık Harekatı’nın lideri Mehmet Perinçek, Yenicag.info muhabirine ABD Başkanı Joe Biden`ın 1915 olaylarını sıykırımı olarak nitelendirmesi hakkında değerlendirmelerde bulundu.
Perinçek, mahkeme kararı olmadan soykırımdan bahsedilemeyeceğini söyledi:
“Biden`ın bu açıklamasının uluslararası hukuk açısından hiçbir karşılığı yoktur. Çünkü soykırım denen suç ancak ve ancak mahkeme kararı ile sabit olabilir. 1948 yılında kabul edilen soykırımın önlenmesine dair uluslararası sözleşme vardır ve 1951`de yürürlüğü girmiştir. Bu sözleşmeye göre ancak yerel mahkemeler ve ya uluslararası ceza mahkemeleri soykırıma hükmede bilmektedirler. Dolayısıyla bir mahkeme kararı olmadan soykırımdan bahsetmek mümkün değildir. Biden`ın böyle bir yetkisi bulunmamaktadır. Özellike AİHM’nin Perinçek-İsviçre davasındaki kararı da bu noktada örnektir. Gerekçeli kararda yargıçlar 1915 olaylarını Yahudilere yapılan Holokost`tan ayrı tutmuşlardır.”
Biden`ın bu ifadeyi kullanma nedeni olarak Türkiye`ye yönelik düşmanca siyaseti gördüğünü belirten Perinçek, ABD`nin Türkiye`yi kuşatmak istediğini belirtti:
“Biden tarihsel gerçeklere ve hukuka aykırı bir şekilde bu açıklamayı yaptı. Peki Biden`ın buradaki niyeti nedir? Siyasi amaçlarının olduğunu görmek gerekir. Tamamen ABD`nin Türkiye`ye yönelik düşmanca politikalarının bir eseridir. ABD, Suriye ve Irak`ın kuzeyinde kukla devlet kurmak ve onu Türkiye toprakları aleyhine genişletmeyi istemektedir. Bununla birlikte Doğu Akdeniz`de Türkiye`ye karşı blok kurmuştur. ABD, Türkiye`yi kendi kıyılarına hapsetmek ve diz çöktürmek istemektedir. Batı Trakya ve Ege`ye yığınak yapmaktadır. Türkiye`yi Doğu Akdeniz`den, Trakya`dan hatta Karadeniz`den ve Suriye ile Irak üzerinden kurduğu üslerle kuşatmak istiyor. Bu tablo içerisinde Biden`ın açıklamasının bir anlamı vardır. Soykırım kararı tamamen Türkiye`ye karşı kullanılmak istenmektedir”.
“Tabi burada soykırımı, Ermeni meselesi ve ya katliamı iddialarının eskiden beri Türkiye`yi paylaşma planının br parçası olduğunu söylememiz gerekir ve bugün de aynı amaca hizmet etmektedir.” diyen Mehmet Perinçek şöyle devam etti:
“Eskiden “Büyük Ermenistan” projesi üzerinden bu yapılırken bugün “Büyük Kürdistan” projesi üzerinden bu konular kullanılmak istenmektedir. Türkiye`nin terörle mücadelesini soykırım olarak göstermek istiyorlar. Türkler 100 sene önce soykırım yaptılar şimdi yeni bir soykırım yapıyorlar fikri yerleştirilerek Türk ordusuna karşı psikolojik savaş açma çabası içerisinde olduğunu görüyoruz. Biden`ın açıklamasında yeni soykırımların önlenmek istenmesinden dolayı bu kararın alındığı ifade ediliyor. Yeni soykırımlardan kastettikleri nedir, mehmetçiğin Suriye`de, Türkiye`nin içerisinde veya Irak`ta yaptığı harekatlara atıf yapılmaktadır ki bununla ilgili kara propogandanın dünya çapında yapıldığını biliyoruz. Dolayısıyla bu kararın Türk ordusunun terörkle mücadelesini hedef aldığını ifade etmemiz gerekir.”
ABD Başkanı Biden`ın soykırım ifadesini kullanmasının diğer bir nedeninin de Ermenistan`ın Karabağ savaşından sonra oluşturulacak platformda yer almasını önlemek olduğunu vurgulayan Perinçek, Ermenistn`ın Türkiye ve Azerbaycanla ilişkilerini normalleştirmek istediğini söyledi:
“Bunun yanında Güney Kafkasya`da Karabağ`ın işgalden kurtarılmasının ardından normalleşme süreci öngörülmektedir. Türkiye ve Azerbaycan Cumhurbaşkanları altılı ya da 3+3 şeklinde de ifade edilen bir platform önermişlerdi ve Ermenistan`ı da buraya davet etmişlerdir. Ermenistan içerisinde de bir muhasebe yapılmaya başlanmış. Türkiye ve Azerbaycan`la ilişkilerin normalleşmesi gerektiği Erivan`da dile getiriliyor.
Kararın bu normalleşme sürecinin Ermenistan`ın Batı`nın kucağından kurtarılarak bu insityatife dahil edilmesini encellemek amacını güttüğünü de görüyoruz. Bizzat Paşinyan`ın Dışişleri Bakanlığı kendi ABD`deki büyükelçiliğine 24 Nisan`daki etkinliklere olabildiği kadar az katılma ve az etkinlik düzenleme talimatı verdi. Burada amaç Türkiye ile ilişkileri germemek ve normalleşme sürecine hizmet etmekti. Erivan bile böyle bir yönelime girmişken Joe Biden`ın çıkışı bu süreci sabote amacı güdüyor.”
“Bu karar Ermeni lobisinin veya Türkiye düşmanı bazı ülkelerin dayatması ile veya ABD seçimleri dolayısıyla alınmış karar değildir.” ifadelerii kullanan Perinçek, “Ermeni lobilerinin ve sairelerin ABD gibi büyük bir devleti etkileme şansı yoktur. Bu tamamen ABD`nin Türkiye`ye yönelik düşmanca politiklarından kayanaklanmaktadır. Tehdidi doğru tespit etmek, bu yalanla mücadele etmek açısından çok önemlidir. Türkiye buna karşı AİHM`nin Perinçek-İsviçre kararını değerlendirebilir, ki bu da uluslarası çapta elindeki en büyük silahtır. Rus arşivleri tarihsel gerçekleri ortaya koyma açısından önemlidir. Bu AİHM kararı ve Rus belgeleri hukuksal alanda Türkiye`nin elini güçlendirmektedir. Siyasi alanda da İncirlik ve Kürecik gibi üslerin kapatılması yine ABD`ye verilecek en iyi yanıt olacaktır.” dedi.