Irak`ın gelecek yerel seçimle ilgili TÜRKMENLERİN KAYGILARI

Giriş

Genel olarak modern ve çağdaş devletlerde kabul gören demokratik siyasal sistemlerin istikrarlı bir şekilde çalışması ve halkların istikrara kavuşması açısından seçimler belirleyici etken olmaktadır. Demokratik sistemlerde devletin temel siyasi kuruluşları seçimlerle kurulmaktadır. Seçimlerin yapılmadığı bir ülkede demokrasi ve siyasi haklardan bahsetmek mümkün değildir. Ancak seçimlerin yapılması da demokratik sistemin gerçekten çalışmasına yönelik kesin bir kanıt değildir. Her seçimin birtakım hazırlık, lojistik destek, teknik ve idari işlemleri vardır. Bu tür işlemler seçimlerin dürüstlüğü açısından belirleyici etkenlerdir. Seçimlerin, genellik, gizlilik, serbestlik, dürüstlük, tek oy, ilk dereceli gibi birtakım ilkeleri bulunmaktadır. Herhangi bir seçimde bu ilkelerin esas alınmaması halinde özgür ve demokratik seçimden bahsedilemez.

Teknolojik gelişmelerden etkilenen hayatın diğer farklı alanları gibi seçim süreçleri de bu etkiden uzak kalmamıştır. Seçimlerin sadece oy pusulalarını sandıklara atmakla bitmediği için dürüstlüğünü sağlamak adına en gelişmiş yöntem ve araçlar da kullanılmaktadır. Seçmen kayıt listelerinin düzenlenmesi ve oyların sayımı gibi seçimin kaderini belirleyen süreçler bulunmaktadır. Ülkelerin siyasi, ekonomik, sosyal ve seçim sistemlerine uygun olarak seçimlerin güvenliğini sağlamak için farklı yöntemler kullanılmaktadır.

21 Mayıs 2019 tarihinde Başbakanlık Kurulu’nun yaptığı oylama sonucu Irak Bağımsız Yüksek Seçim Kurulu ve Parlamento’nun gelecek yerel seçim işlemlerinin tamamlamasının ardından seçim tarihinin belirleneceğini karara bağlamıştır. Kerkük Vilayet Meclisi’nde Kerkük’teki farklı grupların temsili konusundaki anlaşmazlıklar nedeniyle seçimlerin ertelenmesi ihtimali bulunmaktaydı. Ancak bu tartışma 22 Temmuz 2019 tarihinde Kerkük’ün seçimlere katılması da kesinleşmiştir. 2005 seçimleriyle 41 üyeden oluşan Kerkük İl Meclisi’nin 26 üyesi Kardeşlik Koalisyonu Kürt, 9’unu Türkmen ve 6’sını Arap oluşturmaktadır.

Gelecek Yerel Seçimlerle İlgili Türkmenlerin Endişeleri

2018 yılında yapılan Irak parlamento seçimlerinin şaibeli olmasına karşın seçimlerin genel olarak veya herhangi bir ilde iptal edilmesine karar verilmemiştir. Yapılan seçim usulsüzlüklerini gidermek için bazı sandıkların elektronik sayımı iptal edilerek el sayımı kararı alınmıştır. 2018 yılında yapılan parlamento seçimlerinde oy sayımını kolaylaştırmak için geliştirilen elektronik sayım sistemindeki eksikler nedeniyle ülkenin farklı bölgelerinde usulsüzlükler gerçekleşmiştir. Söz konusu seçimlerdeki usulsüzlükler daha çok Kerkük ve DEAŞ terör örgütünden kurtarılan bölgelerde meydana gelmiştir.

Kerkük seçimlerinde KYB (Kürdistan Yurtseverler Birliği) birinci ve Arap Koalisyonu ikinci ve Türkmenler de iki milletvekiliyle kazanan üçüncü siyasi grup olmuştur. Ancak Irak Türkmen Cephesi (ITC) seçimlerdeki yolsuzlukları dile getirerek Irak’ın diğer bölgelerinde yapılan seçim usulsüzlüklerini ortaya çıkmasını sağlamıştır. Seçim güvenliği bağlamında ITC’nin yaptığı açıklamalar üzerine ortaya çıkan usulsüzlüklerin üstünü kapatmak amacıyla Bağdat’taki seçim sandık depolarının bir kısmında yangın çıkmıştır. Ortaya çıkan yangının kasıtlı bir şekilde yapıldığı dair kanıtların bulunmasına karşın Merkezi Hükümet herhangi bir icraatta bulunmamıştır. Kerkük seçimlerindeki usulsüzlüklerin arkasında KYB ve KDP’nin (Kürdistan Demokrat Partisi) olduğuna dair faklı siyasi partiler tarafından suçlamalar yapılmıştır.

Seçim yolsuzlukları ve seçim sandıklarının yakılmasıyla birlikte 2018 Parlamento seçimlerinin dürüstlüğü önemli zorluklarla karşılaşmıştır. Diğer yandan seçmenlerin seçimlere katılma oranı resmî açıklamalara göre %44,5 olduğu belirtilmişse de gerçek oranın bu rakamdan daha düşük olduğu yönünde de söylemler ortaya çıkmıştır.[2] Seçmenler, devlet teşkilatı içerisinde bulunan yolsuzluklardan dolayı seçimlerin boykot edilmesi yönünde sosyal medya üzerinden paylaşımlar yapmıştır.

2 Mayıs 2018 tarihinde Türkmen Sivil Toplum Örgütleri, gerçekleştirdiği basın toplantısında Irak genelinde yapılan 2018 parlamento seçimlerinde yaşanan şaibelerin yerel seçimlerde de tekrarlanması önlemek için seçim komisyonlarında değişiklik talep etmiştir. Türkmen Sivil Toplum Örgütleri, Irak Bağımsız Seçim Komiserliği Kerkük ofisindeki seçim komisyonun değiştirilmesi talebinde bulunmuştur. ”Kerkük ofisindeki seçim komisyonunu üyelerinin değiştirilmesini istiyoruz.” İfadesini kullanan Türkmen Sivil Toplum Örgütleri Başkanı Mardin Gökkaya, 12 Mayıs 2018’de Irak’taki Parlamento seçimlerine karışan şaibe olaylarından en çok Türkmenlerin etkilendiğini belirtmiştir. Gökkaya, ”Geçen seçimlerde yapılan şaibenin yerel seçimlerde tekrarlanmasını istemiyoruz.” sözlerini ekleyerek taleplerinin Merkezi Hükümet’e ilettiklerini belirtmiştir.

Genel olarak 2003 yılından sonra Irak’ta yapılan seçimlerde birçok sebepten dolayı Türkmenler, nüfus oranlarının kendilerine kazandırması gereken siyasi temsili ne yerel yönetimlerde ne de merkezi yönetim içerisinde elde edememişlerdir. Bu nedenlerin başında seçimlerde yaşanan usulsüzlükler gelmektedir. Dolayısıyla önceki seçimlerde yaşanan şaibelerin önüne geçmek adına Irak Bağımsız Yüksek Seçim Komiserliği’nin Kerkük ofisindeki üyelerinin değiştirilmesi gelecek yerel seçimin dürüstlüğü açısından kritik öneme sahiptir.

Türkmenlerin seçimlerle ilgili önemli kaygılarından bir diğeri de güvenlik meselesidir. Türkmen bölgeleri başta olmak üzere Irak’ın genelinde terör örgütleri her ne kadar ağır darbeler almış olsalar bile kamu düzenini bozmak için buldukları her fırsatı kullanmaktadırlar. Böyle bir ortamda seçim güvenliğinin tartışılması zaruret niteliği taşımaktadır.

Terör eylemi ve şiddet tehditlerinin yanı sıra genel olarak seçimler, mevcut siyasi durumun değiştirilip değiştirilmemesi yönünde bir halk değerlendirmesi olduğu için kamu düzeniyle sıkı ilişki içerisindedir. Güvenlikle doğrudan ilişkili olan seçimlerin dürüstlüğü güvenli ortam gerektirir. Seçimlerle güvenlik ilişkisine bakıldığında dört şekilde olduğu görülecektir: Birincisi seçim kampanyaları öncesi güvenliğin genel olarak sağlanması gerekir. İkincisi, seçim kampanyaları esnasında güvenlik tedbirlerin alınması gerekir. Üçüncüsü de oy verme esnasında seçmen ve seçimi yürütmekle görevlendirilen kamu görevlilerinin can ve mal güvenliklerinin sağlanması gerekir.

Dördüncü ise seçim sonrası seçmen iradesinin yansıdığı sandıklardan çıkan sonuçlar sonrası gerekli güvenlik tedbirlerin alınmasıdır. Gelecek yer seçimlerde Kerkük başta olmak üzere diğer Türkmen bölgelerinde güvenlik önlemlerin artırılması gerekir. Nitekim 30 Haziran 2019 tarihinde Kerkük’te Türkmenlerin yoğun olarak yaşadığı yerlerde yedi saldırı meydana gelmiştir. Dolayısıyla bu tür olaylar Türkmen seçmenlerinin seçime katılmasında olumsuz etki yaratır. 2018 Parlamento seçimlerinden sonra 01 Temmuz 2018 tarihinde Kerkük’te seçim sandıklarının yakınında üç terör eylemi meydana gelmiştir.

Yaşanan olayların güvenlik zafiyeti yönünde gerekçe gösterilmesiyle sık sık gündeme getirilen Peşmerge güçlerinin tekrar Kerkük’e gönderilmesi bağlamında ITC Başkanı Erşat Salihi, Kerkük’teki durumun istikrarlı olduğunu vurgulamış ve Federal güçlerin şehirde artırılacağı yönünde açıklamada bulunmuştur. Bu kapsamda belirtmek gerekir ki yeterli güvenlik tedbirinin alınmaması halinde Kerkük’te herhangi bir kaos ve istikrarsızlıktan askeri ve siyasi kazanım elde etmek isteyen gruplar için seçimlerin karıştırılması bir fırsat olabilir.

Türkmenlerin seçimlerle ilgili güvenlik kaygılarının yanı sıra Kerkük’teki seçmen sicil kayıtlarının incelenmesi talebi sık sık dile getirilmiştir. Bugün Arap ve Kürt olarak ikiye ayrılan Irak coğrafiyesinde Türkmenlerin yaşadığı bölgeler tartışmalı olarak kabul edilmektedir. Türkmen bölgelerinde meydana gelen demografik değişimler, bu bölgelerde yapılan seçim sonuçlarını Türkmen aleyhine sonuçlandırmıştır. Böylece Türkmenler aleyhine gerçekleşen demografik değişim seçim kazanımlarını olumsuz etkilemiştir.

21 Mayıs 2019 tarihinde Irak Planlama Bakanı Nuri Sabah Duleymi, başkent Bağdat’taki bakanlık binasında düzenlediği basın toplantısında, 2020 yılının ekim ayında ülke genelinde nüfus sayımı yapacaklarını ve bunun için gerekli tüm hazırlıkları tamamladıklarını belirtmiştir. Seçim öncesi nüfus sayımın yapılması halihazırda mümkün görünmemektedir. Ancak Kerkük ve diğer tartışmalı bölgelerde seçmen sicil kayıtlarının incelenmesi hem Türkmen hem de Kerkük Araplarının talebi olmuştur. Bu talep 11 Haziran 2019 tarihinde gerçekleştirilen son parlamento oturumunda Kerkük Arap Milletvekili Halit el-Mefreci tarafından dile getirilmiştir.

22 Temmuz 2019 tarihinde Parlamento’nun gerçekleştirdiği oturumda Kerkük vilayet ve ilçe seçimiyle ilgili 112 Sayılı 2018 Bir Bölgeye Dahil Olmayan Vilayet ve İlçe Kanunu’na dair değişiklikte Türkmenlerin önergesini kabul ederek 2020 ocak aynın 31’ine kadar seçmen kayıtlarının incelenmesini ve 140 madde kapsamında Kerkük’e girenlerin dışındaki seçmenlerin isimleri seçmen kayıtlarından silineceği hükme bağlanmıştır. Diğer yandan itiraz edilecek sandıkların elektronik sayımın yanı sıra el sayılması Türkmen milletvekillerin sunduğu önergeyle kabul edilmiştir.

Konuya açıklık getirilmesi kapsamında belirtmek gerekir ki 2005 Irak Kalıcı Anayasası’nın 140. maddesi hükmü gereği Kerkük belli bir statüye kavuşturmak için normalleşme süreci öngörülmüştür. Ancak söz konusu madde ülkenin genel anlamda ve Kerkük’ün özel anlamda geçirdiği güvenlik istikrarsızlığı nedeniyle uygulanmamıştır.

Yukarıdaki veriler doğrultusunda 2018 Parlamento seçimlerinde gerçekleşen şaibelerin gelecek yer seçimlerde tekrarlanmaması, seçimlerin adil ve dürüst bir şekilde yapılması ve seçimlere katılma oranın artırılması amacıyla birtakım öneriler sunulabilir:

Ülkede genel nüfus sayımının bugüne kadar yapılmaması seçimlerin dürüstlüğü açısından büyük sorun teşkil etmiştir. Tarafsız ve gerçekçi bir nüfus sayımı yapılmadan Kerkük İl Meclisi üyelerinin dağılımının yapılması Anayasa’da benimsenen vatandaşlar arasındaki eşitlik ilkesine aykırılık teşkil edecektir. Ancak yapılan bütün demografik değişimlerden dolayı Kerkük’ün tarihsel kimliğini ortaya çıkaran bir nüfus sayımının günümüzde zor olması nedeniyle il meclisinde üç ana etnik grubunun temsili %32 şeklinde belirlenmesi uygulanabilir yeni bir siyasi sürecin önünü açabilir.

2018 yılındaki bazı teknik nedenlerden dolayı yaşanan usulsüzlüklerin tekrarlanmaması için ve elektronik oy sayım sisteminin gözden geçirilmesi gerekir.

Tarafsız Yüksek Seçim Komiserliği üyelerinin 2018 Parlamento seçimleriyle birlikte halk arasındaki güvenini kaybettiği için değiştirilmeleri gerekir.

Çekişmeli bölgeler olarak adlandırılan Kerkük başta olmak üzere Türkmen bölgelerindeki Yüksek Seçim Komiserliği ofislerindeki seçim komisyonlarının değiştirilmesi seçimlerin sağlığını destekler.

Son güvenlik olaylarından sonra Kerkük’teki güvenlik açıklığın giderilmesi gerekir. Aynı şekilde diğer Türkmen bölgelerinde güvenlik tedbirleri artırılarak mülteci konumuna düşen Türkmenlerin kendi şehirlerine dönmeleri gerekir. Örneğin güvenlik sorunundan dolayı Telafer şehrini terk edenlerin geri dönmeli bir zaruret olarak belirmektedir.

Kerkük seçimlerinin BM gözetiminde yapılması seçimlerin dürüstlüğünü destekleyecektir.

Bu önerilerin yanı sıra seçmenlerle ilgili birtakım değişikliklerin yapılmasını isteyen görüşler bulunmaktadır. Güvenlik teşkilatı bünyesinde bulunan güvenlik mensuplarının seçimlere katılmamasının güvenlik güçlerinin tarafsızlığını sağlayacağı görüşü ileri sürülmüştür. Kanımızca seçimlerin toplumdaki tüm fertlerini etkilemesi nedeniyle böyle bir talebin bulunması uygun olmamakla birlikte halihazırda gerçekleştirilmesi de mümkün değildir.

Sonuç olarak; Irak halkının büyük bir bölümü, 2005 yılında gerçekleştirilen halk oylamasından 2018 yılında yapılan son parlamento seçimlerine kadar bu süreç içerisinde yapılan seçimlere şüphe ile yaklaşmıştır. Irak’taki seçimlerden çıkan sonuçlara en çok karşı olan gruplardan biri de Türkmen toplumu olmuştur. İstikrarsızlık yaşayan Türkmen bölgelerinde 2003 yılından 2017 yılına kadar Bağdat Hükümeti’nin askeri ve siyasi anlamda zayıf olması nedeniyle demografik değişim yaşanmıştır. Böyle bir ortamda güvenilir seçimin yapılması ve seçim dürüstlüğünden bahsetmek mümkün değildir. Bu nedenle Bağdat Hükümeti tarafından demokratik, özgür ve hukuk devleti ilkesine yakışır bir seçim gerçekleştirmek için gerekli tedbir ve önlemlerin alması bir zorunluluk olmaktadır.

Adil S. ZINEELABDIN

www.yenicag.info

828