Sahipkıran Stratejik Araştırmalar Merkezi uzmanı (SASAM) Süleyman Erdem, Yeni Çağ Azerbaycan’dan Kafkas Ömerov’la yaptığı sohbette, önemli konulara değindi.
Ömerov: Salamün aleykum, Süleyman bey! Putin’le Erdoğan’ın Sochi görüşmesinden beklentileriniz nelerdir? İdlib’in kaderi nasıl belirlenecek? NATO donanması Suriye sahillerine dayandı, ABD’nin bir sonraki adımı hangi yönde olacak?
Erdem: Ve aleykum selam, Kafkas bey! Bence ortalık fazlasıyla kızıştığı için bu iş bir süre demlenmeye bırakılabilir. Taraflar zamana oynayıp kendilerince en müsait zamanda atağa geçebilirler. Doğrusu sizin de bu konudaki görüşlerinizi merak ediyorum.
Ömerov: Bence Rusya, bu konuda Türkiye ile anlaşırsa İran’la arası açılır. Rusya Türkiye’ye ödün verebilir ve böyle bir niyetinin olduğu da açık. Ama İran’la Esad bu konuda Türkiye’yle anlaşmaya karşı. Ayrıca NATO da görmezlikten gelinemez. Donanma artık Akdeniz sularında. ABD’nin muhaliflerin son kalesi İdlib’i Esad’a yem etmesi öyle basit bir mesele değil. İdlib konusu ABD ile Türkiye’yi yakınlaştırabilir. Rusya’nın tereddütü işte bu yüzden. Putin düşünüyor ki, Türklerin hassasiyyetini dikkate almazsam Ankara Washington hattı canlanır, diğer yandan Suriye’deki müttefiki İran İdlib’in de Esad’ın kontrolüne geçmesi konusunda israr ediyor. Şimdi İdlib bir jeopolitik düğüm konumuna geldi.
Erdem: ABD’nin derdi kuzeyde bir Kürt devleti kurmaktı. Koridoru Akdeniz’e indiremese de bunu büyük ölçüde başardı. YPG’nin elindeki bölgelere dokunulmaması ve gevşek bir federasyon karşılığında Esad ile anlaşabilirler diye düşünüyorum. Esad’ı devirmek gibi bir dertleri kalmadıysa, artık İdlib’deki muhaliflere de ihtiyaçları yok. ÖSO zaten Türkiye’nin güdümünde. Suriye ordusunun İdlib operasyonunda YPG’yi de katıp ona mevzi vermesi kaydıyla destekleyebilir de böyle bir operasyonu. Ama hala Esad’ın devrilmesi gibi bir amaçları varsa o zaman işler değişebilir.
Ömerov: Doğrusu Suleyman bey, ben ABD’nin sahiden bunu istediğine inanmıyorum. Ankara ile Washington arasında gizli bir anlaşma olabilir, işte rusları korkutan mesele de bu. Sadece Erdoğan’la ABD yönetimi oyunu çok titiz oynuyorlar ve Moskova’nın kafası hakikaten çok karışık. Ben onlarca Rus uzman ve gazeteci ile her gün irtibat içindeyim, anladığım şu…
Erdem: ABD ve Türkiye arasında bir alaşma olduğuna kesinlikle inanmıyorum. ABD ve Türkiye’nin YPG konusunda çıkarları örtüşmüyor. Ben ABD’nin Suriye’deki en önemli hedefinin bir Kürt koridoru kurmak olduğina kesinlikle eminim.
Ömerov: Peki neden ABD şu koridoru kurmak için kesin ve net adımlar atmadı? Rusya ile Türkiye’nin yakınlaşması için ne gerikiyorsa yaptı? Neden Türklerin koridorun oluşmasını engelleyen iki askeri operasyonuna göz yumdu? Yani “ABD yapamadı” demek herhalde cahillik olurdu, öyle değil mi, hocam? ABD bunu neden istesin ki? “Türkiye güçleniyor, gelişiyor ve bu yüzden Batı’nın hedefi konumuna geldi” tezini kabul edemiyorum nedense…
Erdem: ABD herşeye kadir bir ilah değil. Onun yapabileceklerinin de sınırları var. ABD, Türkiye’nin tüm taleplerine rağmen YPG ile bağını kesmedi. çünkü YPG koridoru kurmak istiyordu. Bu durumda Türkiye Rusya’ya doğru mecburen savruldu.
Kafkas Ömerov
www.yenicag.info