Bizim kaybetmemizin esas nedeni - Eray Erdal yazıyor

Odin’in Oglu; Thor

Eray Erdal

Biz önlemlerimizi Odin’in oğlu Thor’u durdurmak için yapmıştık,
Öyle ya,
Bizi anlatılan en büyük İskandinav efsanesi Thor idi…
Ama bu gece başımıza
Sigurd’un oğlu Ragnar bela oldu.
Attığı iki golle, bizi Fransa zaferinin rüyasından uyandırdı!

Maça girmeden önce kısa bir bilgilendirme yapalım,
Çoğumuzun aklında olan bir sorunun cevabını verelim,
Neden bu İzlandalıların soy isimleri “SON” ile bitiyor?
Öncelikle şunu söyleyelim,
İzlanda’da aslında bizim bildiğimiz manada soy isim olayı yok,
Çocuklar isimlerinden sonra babalarının adları ile anılıyorlar.
Baba’nın adına bir “s” harfi ekleniyor ve “son” geliyor,
Babanın adı Ali ise çocuğun soyadı Ali+s+son oluyor.
Çocuk kız ise “son” yerine “dottir” eki geliyor.
Yani bizim keyfimizi kaçıran oyuncunun örneğinde
Sigurd’un oğlu Ragnar…

İnsanın tadı kaçınca ne yazacağını da bilmiyor,
Gece zaten Azerbaycan’ın Slovakya karşısında aldığı hezimetle
Keyifsiz başlamıştı…
Türkiye’de ise Fransa zaferi sonrası
İzlanda karşında hedef 3 puan idi.
Zaten maç öncesi oyuncularımıza yapılanlardan dolayı
Ortam gergin, futbolcular gayet motive idi!

İşte aslında herkesin avantaj olarak gördüğü bu olaylar zinciri
Bizim kaybetmemizin esas nedeni oldu!
Bence Türkiye’nin en iyi “teknik” adamı olan Şenol Güneş
İyi bir mentor olmadığı ve kriz yönetimi çok zayıf olduğu için
Bu maçı da başlamadan kaybetmiştik benim kafamda…
Şenol Güneş ile biz bu filmleri,
Hem Trabzonspor zamanında hem de Beşiktaş zamanında çok gördük,
İşler yolunda giderken harika bir hoca olan Şenol Güneş,
Stres ve gergin ortamlarda kontrolü kayıp ediyor
Ve Şenol Güneş gibi davranıp, karar veremiyor!
Hele bir de takım, şuan olduğu gibi tecrübesiz oyunculardan oluşuyorsa
İşler daha da zorlaşıyor!

Size oturup maçın hikayesini anlatacak değilim ama
Sadece şunu söyleyeyim, İzlanda ne istedi ise
Bu gece o oyun oynandı sahada.
İlk yarıda önce 5-10 dakika topu bize bırakıp, bizi izlediler
Ve sonra karşı atağa geçtiler, goller bağıra bağıra geldi.
İlk yarıda rakip ceza sahası içinde 18 kere topla buluşan İzlanda’ya karşı
Türkiye rakip ceza sahasında sadece 3 kere topa dokunabildi.
Buna rağmen şanslı sayılabilecek bir şekilde
Soyunma odasına 1-2 geride girdik!
Ama ikinci yarında yine her şey
İzlanda’nın istediği gibiydi,
Kapanıp, rakibini bekleyen bir İzlanda,
Aslında olabilecek en kötü senaryo…

Sahada mücadele eden çocuklara,
Ya da yine kriz yönetimde sınıfta kalan Şenol Hocamıza
Negatif bir söylemimiz olamaz.
Grupta 4 maçın sonunda,
Zirvede 9 puanı olan 3 takım var ve
Türkiye’nin gerçek rakibi ile İzlanda ile deplasman maçı geçti.
Özetle, maçlar başlamadan bu tablo bana teklif edilse,
Hiç düşünmeden kabul ederdim.
Daha grupta yol uzun ancak
Bu geceki kötü sonuca rağmen
Bu gençler ve Şenol Hoca ile
İyi yoldayız…

Bu maçtan sonra herkesten değişik yorumlar duyacaksınız,
Yok neden Ozan Tufan oynadı
Şu neden çıktı, bu neden girmedi vs vs
Sizden ricam, bu tip yorumlara hiç kulak asmayın,
Takımın hocası kimse, maçı kafasında oynar ve
Ona göre bir oyuncu topluluğu başlar maça,
Hele bu isim bir de Şenol Güneş ise
Onun kafasında planlar bizi sulu götürür
Susuz eve geri getirir.
Bu yüzden hepimize anlamsız gelen bazı seçimlere bile saygım sonsuz,
Hocamızdan tek bir ricam var ki, bu konuda değişmeyeceğini de biliyorum ama
Yine de diyorum ki,
Ah be Hocam, bırak şu “Laz” inadını da,
Şu kriz anlarında biraz daha sakin kal,
Sen sadece “Şenol Güneş” ol
Zaten gerisi gelir…

Ben bu çocuklara ve Şenol Güneş’e güveniyorum,
Bu ekip yine bizlere
Unutamayacağımız zaferler yaşatacaktır,
Sadece onlara inanalım ve rahat bırakalım
Sonrası mı?
Bayraklarımızı hazırlayalım ,
Kim bilir belki de Türkiye
A grubuna düşer ve Bakü’yü “kırmızı – beyaza” hep beraber boyarız…

Eray Erdal

www.yenicag.info

866