Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş, sezon sonuna kadar görevine devam edeceğini ve siyah-beyazlı takıma faydalı olmak için görev süresinin sonuna kadar tüm gücüyle çalışacağını söyledi.
BJK Nevzat Demir Tesisleri’nde yaklaşık 2 saat süren basın toplantısında gündemdeki konularla ilgili değerlendirmede bulunan Şenol Güneş, “Başkan o gün de biliyordu bugün de biliyor. Gelecek yıl ben bu takımdan ayrıldığımda gideceğim yer milli takımdı, bunu siz de biliyordunuz. Görevim bitinceye kadar başkana ve yönetime saygısızlığım olmayacak. Hile yapıyım da kalıyım diye düşünmedim. 50 yıldır böyle yaptım. Ayrılacağım son gün bile ilk günkü aşkla çalışacağım. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Eğer ayrılacaksam sezon sonunda ayrılacağım göründü zaten, o zaman işimi iyi yaparak sonuç alarak gitmek isterim. Bugün ayrılmam kulüp lehine olsa başkan bana bunu söyler. Bugün ayrılacağım demem için yeni bir şeyin gelişmesi gerek. Hiç kimse ile kavga etmek için burada durmuyorum.” ifadelerini kullandı.
Oluşturulan ortam ile kendisine haksızlık yapıldığının altını çizen Güneş, “Dünya Kupası’na gittiğim dönemdeki aynı davranışları yeniden hissediyorum. O gün de yok sayıyorlardı, bugün de bizi yok sayıyorlar. Yaşayan bir çınar ağacıyız. Mayısı görmez diyenler var inşallah onlar çok mayıs görürler. Benim yaşımdan rahatsız olanlar var, inşallah Allah onlara benim yaşımı nasip etsin. Kin ve nefret tohumlarının ötelendiği bir hayalim var. Kızgınlıklarım ve öfkelerim var ama hiçbirinizle ilgili kötü bir niyetim yok. Duygularımı dışarıya vurduğum bir gerçektir, kızgın görüntüm de ondandır.” şeklinde konuştu.
“Bundan 4 yıl önce başkanımız Fikret Orman’ın çağrısıyla Beşiktaş’ta göreve geldim. Beşiktaş büyük bir camia ve markadır, ilklerin kulübüdür. Başarılarda son yılların en iyi takımıdır.” diyen Güneş, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Beni kimse yalnız bırakmadı, büyük Beşiktaş taraftarı da beni bağrına bastı. Ben de onları çok sevdim. Kısa bir süre kalsa da her ne kadar buna çomak sokmak isteyenler varsa da gideceğim halde aynı duygularımı taşıyorum. Beşiktaş’ta olan bu sevgi yüreğimde aynı sıcaklığıyla kalacak. Tıpkı kendi şehrim Trabzon’da olduğu gibi. Orada da bizi hem efsane hem yok sayanlar oldu. Sahaya ismimin verilmesi değil daha önce yaptıklarım ve ilkelerim beni büyütür. Bugüne kadar hem taraftarlara, yönetime hem de sizlere açık olmaya çalıştım, gizli hesap yapar gibi gösterilmeye üzüldüm. Nasıl bir gizlilik ki Türkiye’nin en büyük kurumunun ve en büyük kulübünün başkanları biliyor, dışarıya açıklanmıyor. O kadar da bilmeyin kardeşim ya. Zaten düşüncemi açıkladım. Milli takımla ilgili düşüncemi siz de biliyorsunuz. Partizan maçı sonrasında soruldu. Beşiktaş’tan ayrıldığımda gideceğim kulüp istemem dedim, milli takım daha onur verici bir olay dedim.”
Milli takımla anlaşma sürecinde gizli görüşme yapmakla suçlandığını hatırlatan deneyimli teknik adam, “O kadar gizli işler yapıyorum ki oyuncuları kandırıyorum onlar da bana saygı gösteriyor. Kişiliksiz adama kim saygı gösterir. Başardığımız her işi birlikte yaptık. Bugün mazeretlerin arkasına sığınarak başarısızlıkları örtmem. Başarısızlığı kimseyle paylaşmam, başarıyı da herkesle paylaşırım. Bugün yaşananlarla ilgili bir hayal kırıklığı yaşamıyorum. Sebeplerden sonuca gitmek yerine, sonuçlardan suçlu arama ilkemiz hep vardır. Sadece bir değişim süreci yaşandığını düşünüyorum Beşiktaş’ta. Bu olumsuzluk olarak değil yaşanacak bir durumdur. Üç tane Avrupa şampiyonluğu var Real Madrid’in ama bugün elenmiştir. Bazen başarısızlık gelebilir, bu bazen yenilenme sürecidir, bazen planların tutmamasıdır. Değişim sürecinin sancılı yaşanacağı bir gerçek. Bu sancıların azaltılması için herkes çalışıyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman ile kavga ettiği iddialarına da değinen Şenol Güneş, şu görüşleri paylaştı:
“Başkanla ne gibi bir kavgam olabilir, gerekirse görevime son verir. Beşiktaş’ın kadrosu, ekonomisi ve beklentileri ile çelişkiler yaşadığı doğrudur. Beşiktaş’ın avantajı bu sorunları aşacak başkanı, yönetimi ve camiası vardır. Büyük bir camia olan Beşiktaş’ta çalıştım bana şans verdiler, bu 4 yılda çok şey başardım öğrendim. Ayrılmak isteği benim önceliğim olan bir durum değildi. Ben buraya ayrılmak için gelmedim. Öyle olsa 2 yıl daha mukavele yapmazdım. Burada ayrılmak için değil daha büyük başarılar için görev yapmaya çalıştım. Bazen ayrılık istenmese de kaçınılmaz hale geliyor. Bazen de en güzel şekilde ayrılmamız gerekiyor. Hayat hesapla değil nasiple yaşanıyor. Burada birini suçlayarak söyleyeceklerimizin kimseye faydası yok. Zaman zaman fikir ayrılığımız olsa da başkanımız benim için çok değerli. Başkan çok konuşuyor, hoca çok konuşuyor denile denile bugünlere geldik. Gitmesi gerekiyor diyenler, bak gidiyor diyor. Bu sefer hoca nereye gidiyor, milli takıma gidiyor, Allah Allah ben öyle düşünmemiştim diyor. Gitmeme sevinmeleri gerekiyordu. 3 yıldır gitmemiz için takım içinde öyle büyük sorunlar olduğunu söylediler ki sanki herkesin gözü önünde dümen çeviriyoruz. Bu ihtimal kazandı. Herhalde başka yere gitmemi bekliyorlardı.”
“Bugün Ersun Hoca aradı, Ali Koç’la da görüşeceğim”
Futbolun insanları birleştiren ortak bir unsur olduğuna değinen Şenol Güneş, şöyle devam etti:
“Beni Fenerbahçe düşmanı olarak gösterenlere söylüyorum. Bugün Ersun Hoca aradı, Ali Koç’la da görüşeceğim. Ben herkesle görüşeceğim. Beni bu haftaki maça çıkarken tehdit edenlere söylüyorum. Cemre’nin düştüğü gün arkadaşım mezarlıkları temizliyordu. Dedi ki mezarlık hazır. Ben ölümü göze alırım, mayısı da görmeyebilirim ama namusumla giderim. Namussuzluk yapmam. Fenerbahçe sahasına gidemedi diyenlere, beni korkaklıkla suçlayıp nasıl gidecek tehdidi yapanlar, bu bir şiddettir… Ben Türkiye’de şiddetin sebebiysem bu işi yapmam. Fenerbahçe’ye hiç saldırmadım. Eğer bir yanlış varsa karşıdan bana olmuştur. Dayak yiyen benim. Fenerbahçe camiasıyla hiçbir sorunum olmaz, Ali Koç çok saydığım sevdiğim bir insan. Fenerbahçe Türkiye’nin en büyük kulüplerinden bir tanesi. Benim niyetim herkese güzel bakmak.”
“Şenol Güneş taraftarı yanına alıyor.” iddialarına da yanıt veren Güneş, “Yanıma almışım taraftarı, oynuyormuşum, ben ne oyuncusuyum ya… Benim sermayem param değil, namusum da param değil. Beni sırf hatrıyla bir yere alırlarsa rahatsız olurum. Mutlaka bana kızan olacaktır ama kalbimin temizliğini size anlatamamaktan dolayı üzgünüm. Şu andaki saha sonuçlarındaki üzüntümü bana silah olarak kullananlara verecek cevabım olmadığı için üzgünüm. Bu takım daha iyi sonuçlar almalıydı, alamama sebeplerini çok iyi biliyorum ama çözümlenmesi gereken konular. Pepe dün akşam oynuyordu, nasıldı Pepe? Ricardo da Adriano da çok iyi oyunculardı. En iyi oyuncuları alabilirsiniz, aynı şeyde örtüşmezseniz… Benim beklentim ve bundan sonraki hayalim sizinle beraber yeni bir hayal kuralım. Yeni bir düzen kuralım. Kavganın kimseye yararı yok. Benim bağırmam gerekirken susmak… Sabır artık bana ağır geliyor. Bordo-mavi giydiğim için Fenerbahçe kavgasını başlatmışım. Sonra giymedim yine aynı şey oldu. Milli takımın başına geldiğim zaman sahibi olmayacağım, sahibi sizsiniz. Piramitin tepesinde milli takım var, tabanı sağlam olmadıktan sonra tepenin bir anlamı yok.” sözlerine yer verdi.
“Yıldırım Demirören’le görüştüğüm zaman gizli olmaz”
Şenol Güneş, A Milli Takım’ın başına geçme süreci hakkında da şu yorumu yaptı:
“Milli takım yalanla dümenle olan bir şey değil. Yıldırım Demirören’le görüştüğüm zaman gizli olmaz. Federasyon başkanı başkalarıyla da görüşüyor. Anlaşma zaten sizin gözünüzün önünde olacak. Yıldırım Bey daha önce ‘Ne zaman geliyorsun?’ dediğinde başkan benim için değişen bir şey yok Beşiktaş’ın görevlisiyim, şu anda da ayrılmam mümkün değil dedim. ‘Ben seni martta bekliyorum’ dedi. Bu konuşmanın üzerinden zaman geçti, arkasından yine görüşme oldu. Beşiktaş’ta kalıp kalmayacağım sizler benden daha iyi biliyorsunuz. Yönetimin beni istemediğini herkes söylüyor. Ben de bundan emin olmalıyım. Gelecek yılla ilgili düşüncemi devreye sokabilirim. Kulüp 3 yıl da devam etme kararı aldık demişti ama teklif gelmedi. Gideceğim diye yanlış iş yapamam aynı şekilde devam edeceğim. Bir hatam var, bunu hata olarak gösterebilirsiniz. Martta gelmeye sıcak bakmıyorum demiştim. Bana ısrarla o söylendi. O zaman ben hala o sözümün içinde eziliyorum. Milli takıma gelen hoca için izin alınmazmış, tebliğ edilir. Milli seferberlik gibi. Buna da karşı çıktığımı söyledim ama yeni bir konu öğrendik. O lafın altında hep ezileceğimi düşünüyorum. Ama haziranda başladığım maçın ilk iki maçını kim oynayacak. Yeni bir antrenör mü alacaklar, mevcut mu devam edecek? Benim de katılacağım düzen en mantıklı geleni oldu. Beni en çok rahatsız eden tek konu budur. İki takımı çalıştırma konusu beni en rahatsız eden konudur. Benim dikkatim hiç dağılmadı. Ne zaman o görev tam tebliğ edildi, dikkatim iki gündür dağıldı. Milli takıma martta gelmeye sıcak bakmıyordum. Milli takımda iki maça çıkacağım, çıkarken de bir yenilik yapmayı düşünmüyorum. Bu iki maçta bünye içerisinde bu iki maçı taşıyacak şekilde sorumluluğu alarak bir haftalık gideceğim. Bu bir görev.”
Türk futbolunun deneyimli isimlerden faydalanması gerektiğini aktaran Güneş, “Varsak benden faydalan. Fatih Hoca, Mustafa Denizli, Şenol Güneş size ne yapmış. Başarılı olduğu için mi, doğru yol gösterdiği için mi sizi rahatsız ediyor. Yenileri tabi gelsin. Aynı şey takım için de geçerli, geçiyorsa gençler oynasın geçemiyorsa oynamasın. Fatih Terim, Şenol Güneş suçlu da sen haklı mısın. Dünya Kupası’nda milli takımda da aynı şeyi yaptılar. Beni yalnız bıraktın giderken, beni hain ilan ettin. Etme ne olur. Başka bir yol bulalım.” diye konuştu.
Milli takımda göreve getirilmesinin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da kendisini aradığını hatırlatan Güneş, son olarak şunları söyledi:
“Geçen Cumhurbaşkanı sağolsun aradı. Kimseye de söylemedim. Benden bir görev bekliyor. Benim için değil, ülke için bekliyor. Diyor ki, ‘Şenol Bey sen iyi işler yapmıştın, tecrüben de var gel bunu Türkiye için kullan.’ Bunu böyle alalım. O bu heyecanla bunu söylerken, ben bu heyecanla bunu yapmaya çalışırken, şu anda kısa bir sürem var, beni değersizleştirerek ne yapılmak isteniyor? Kulüp başkanı açıklıyor, karını-zararını bilmez mi? İsterse benimle seneye de anlaşır. Öyle uygun görüyor. Sattı diyorsun arkadaşım, neyi sattım ben ya. 50 yıldır satmadığım şeyi şimdi mi satıyorum. Taraftarı, kulüp mü sattı ha… Bak bakalım benden daha iyi Beşiktaşlı var mı? Sayın Cumhurbaşkanı’na aynı şeyi söyledim, ‘Ben ortak değer olmayacaksam, buraya katkı sağlamayacaksam buraya gelmem’ dedim. Cumhurbaşkanına saygı duyuyorum ama fikrimi de söylüyorum. Çocuğuma iş istemedim, ihale istemedim ama söylediklerim kim olursa olsun farketmez. Ama sen beni şiddeti arttıran biri olarak savcılığa veriyorsun. Ayıp ya. Hayalim var, hayallerim var. Kazanma hırsı ile yaşayan bunu içinde sindirmeye çalışan biriyim. Eğer patlamıyorsam bunu takıma zarar vermemek için yapıyorum. Bazen hırsınız haklılığınızın önüne geçince zarar verirsiniz. Orada da kendimi durdurmaya çalışıyorum.”
‘Ben daha önce de bu yıl ayrılmayacağımı söyledim’
Güneş, “Ülkenin takımına hizmet için çağrılıyorsunuz. Bu süreçte Beşiktaş’ın zarar görmesini istemem. Başkan, ‘Hoca ile devam edeceğiz.’ diyor. Ben daha önce de bu yıl ayrılmayacağımı söyledim. Şu anda bırakmam daha çok zarar verir. Guti ile ya da yeni hoca ile maç kaybedince ne olacak? Burada özveri gösteren benim. Ben her türlü sorumluluğu alırım. Şu anda görevim ne olursa olsun, Beşiktaş için en iyisini yaparım.” ifadelerini kullandı.
Tecrübeli teknik direktör, Beşiktaş’ın çok büyük bir kulüp olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:
“Benim için, ‘İki takım olunca aklı karışır.’ diyorlar. Fenerbahçe ve Kayserispor maçlarını kazansaydık, aklım yerinde olacaktı, gidip gelmeyecekti. O kadar aklım var benim. Gitmem demek, bırakıp kaçmak demektir. İşi yapanlara sahip çıkalım. Beşiktaş şu anda Beşiktaşlı olmayanların istediği dönemi yaşıyor. Bu, Beşiktaş’ın itibarına zarar verilmesidir. Beşiktaş büyük bir kulüptür. Başkana, hocaya saygısızlık bitirir. İtibar bitince geri getiremezsiniz.”
Siyah-beyazlı takımda yerine getirilmesi planlanan yeni teknik adamla haziran ayına kadar çalışabileceğini belirten Güneş, “Kalsam, ne karım ne zararım olacak. Şu anda daha faydalı olacağını düşünüyorum. ‘Biri seninle çalışsın.’ deseler, ben onun önünü açarım. Benimle daha iyi olacağını düşünüyorum. Lucescu beni ziyaret ettiğinde, ‘Takımı sana hazırlıyorum.’ diye espri yaptı. Talip olan gelsin, beraber yaparız. Hocayı şimdi açıklasalar mutlu olurum. Hazır olmasından yanayım. Beraber idmana çıkarım, benim için sorun olmaz.” diye konuştu.
“Yönetimden şu anda gitmem için bir talep yok”
Beşiktaş’ın birlikte yola devam etme kararını açıklamasına rağmen, kendisine bir teklif gelmediğini dile getiren Şenol Güneş, “Karar var ama böyle bir teklif yok. Biz burada bir çalışanız. Yönetim kongreye gidecek. Onların da haklı tarafı var diye düşünüyorum. Başkan, ‘Hocayı istemeyen istifa edebilir.’ dedi. Yönetimden şu anda gitmem için bir talep yok. Milli takıma dönüşümü kendim planlamadım. Bu yönetim aynen devam edebilir de etmeyebilir de. Benim önceliğim zaten milli takım değildi ama buradan ayrılmam durumunda tercihim milli takımdır. Ben resmi olarak çağrıya cevap veririm. Yönetimden bana gelen bir talep yok.” ifadelerini kulandı.
“Alacaklarım parayla ödenmez”
Başarısızlığın tüm sorumluluğunu üzerine aldığını vurgulayan Güneş, konuşmasına şöyle devam etti:
“Kurumun başarısını paylaşmaktan gurur duyarım, acıları paylaşmayı sevmem. Başkanın yanımda olduğunu hissediyorum. Ne yaptığımı yönetim de futbolcu da biliyor. Bugün bana yükleniyorlar. Ben bu günlere yükleri taşıyarak geldim. Maddi konuları konuşarak ne kendimi ne de başkasını üzmek istiyorum. Öyle bir yaralanma yaşıyorum ki paradan daha büyük. Anlaştığım şartlar belli, ‘Bana hiçbir oyuncu para için gelmesin.’ dedim. Bugün de aynı şeyi söylüyorum. Oyuncuların ödemeleri gününde olmazsa, başarı beklemeyin. Önceliğimiz üretmek değil, o işten menfaat elde etmek. Bütün kulüpler para alınacaksa birleşiyorlar ama işin nasıl yapılacağında kimse birleşmiyor. Para dışında, alacaklarım parayla ödenmez.”
Güneş, futbolcuların sezon sonu ayrılacak bir teknik direktör yönetiminde motivasyon sıkıntısı yaşayıp yaşamayacağına yönelik soruyu, “Ben kulüp takımıyla anlaşmadım. Rakip takımın oyuncusu da bana saygı göstermezse, bu mesleği yapmam. Hiçbir antrenöre saygısızlık yapılmaz, hiçbir antrenör de yönetime saygısızlık yapamaz. Başkan oyuncunun saygısızlık yapacağını biliyor ve beni tutuyor. Böyle bir şey olur mu?” şeklinde yanıtladı.
“Yönetimle aramda bir kavga yok”
Şenol Güneş, Beşiktaş yönetimiyle bir sorununun olmadığını anlatarak, “Yeni federasyon başkanı beni istemezse, ona da saygı duyarım. Yönetimle aramda bir kavga yok. İlhan (Mansız) hoca aramızda yok. Bunlara yönetimler karar verir. İstifa da etse, görevinden de alınsa bunlara yönetimler karar verir. Sosyal medyada tozu dumana katıp, bizi yok etmek isteyenler, meydan çamura bulanınca orada kalır.” değerlendirmesinde bulundu.
Beşiktaş taraftarlarının sezonun ikinci yarısında kendisini tribünlere çağırmadığını ve bunu da normal karşıladığını aktaran Şenol Güneş, “Milli takım kenara atılacak bir yer değil. Herkesin koşa koşa gideceği bir yerdir. Taraftar bana fazlasıyla destek verdi. Takımına destek olan, benim gurur duyacağım bir taraftar. Sevgiyi hep yaşıyorum. Beşiktaş taraftarı beni seviyor. Saha sonucundan ben sorumluyum. Onun için kızıyorlarsa, helal olsun. Keyifli futbol olmamasından rahatsızım.” şeklinde konuştu.
“Bir takım birden düşüyorsa, ekonomik kriz birinci sebeptir”
Tecrübeli teknik adam, ekonomik sorunların takım performansını etkilediğini vurgulayarak, “Bir takım iyi giderken birden düşüyorsa, ekonomik kriz birinci sebeptir. Biz çözümün ne olduğunu bilmiyoruz. Oyuncu iyiyken bir anda düşüyorsa, fiziksel tarafı da ekonomik sebepleri de vardır. Sorumluluk taşımak kolay değil.” şeklinde konuştu.
Milli takımdaki görevine federasyondaki mevcut personelle devam edeceğini anlatan Güneş, haziran sonrasında yeni bir düzen kurmak istediğini söyledi.
Beşiktaş’tan iyi bir izlenimle ayrılmak istediğini aktaran Şenol Güneş, “Buradan iyi izlenimle ayrılma isteğim var. İyi futbol ve iyi sonuçla olmalı. Fenerbahçe ve Kayserispor maçlarını galip bitirseydik, moral olarak daha iyi durumda olacaktık. Bu beni de etkiliyor. Şampiyon olunca da abartı olmamalı, kaybedince de abartı olmamalı.” şeklinde görüş belirtti.
Türkiye Futbol Federasyonu Başkanvekili Nihat Özdemir’in A Milli Takım Teknik Direktörlüğü için kendisiyle yapılan görüşme hakkındaki açıklamasını da değerlendiren Güneş, “Kimseyi kandırmadım, kullanmadım, dümen çevirmedim. Gizlice görüşülme konusunu bana sormayın. Kim demişse ona sorun.” yanıtını verdi.
Beşiktaş Kulübü yönetiminde kendisini istemeyenlerin olduğunu hissettiğini dile getiren Güneş, “İki yıllık mukaveleyi imzalamıştım ama henüz devreye sokulmamıştı. Mart ayına hep karşı çıktım. Yönetimde bildiğim kadarıyla istemeyenler vardı. Hissettiğim bu.” açıklamasında bulundu.
Birlikte çalışma duygusunun önemine değinen tecrübeli teknik adam, “Hoca ile yönetimin uyumu çok önemli. Beşiktaş’ın başarılı olma mecburiyeti var. Önemli olan birlikte çalışma duygusunu oluşturabilmek. Ben buraya gelirken de istemeyenler vardı. Daha sonra hak etmediğim övgüler de oldu. Sahiplenme duygusu çok önemli.” diye konuştu.
“Hedefim, milli takımın Avrupa Şampiyonası’na katılmasıdır”
Güneş, Arda Turan, Volkan Demirel ve Burak Yılmaz gibi isimlerin milli takımda yer alıp almayacağına yönelik soruya, “Önümüzdeki cuma günü kadro açıklanacak. Kendine, kuruma olumlu katkısından çok olumsuz katkısı olacaksa, olmayabilirler. Milli takıma gittiğimde tek başıma karar vermeyeceğim. Eldeki kadronun yarışmasını istiyoruz. En büyük hedefim, takımın Avrupa Şampiyonası’na katılmasıdır.” cevabını verdi.
Süper Lig’de bu hafta Atiker Konyaspor ile yapacakları maçta taraftardan yana bir çekincesi olmadığını da söyleyen Güneş, “Bazen bu ayrılıklar olur. Burada bir rahatsızlığım yok ama işleyişte rahatsızlığım var. Taraftar bugüne kadar yaptığı gibi kendine yakışanı yapacaktır.” ifadelerini kullandı.
“Samimiyetsiz samimiyeti sevmem”
Şenol Güneş, samimiyete büyük önem verdiğini dile getirerek, “Çalıştığın yerde açık ve samimi olacaksınız. Samimiyetsiz samimiyeti sevmem. Benim de hatalarım var. Bazı şeyleri dikkate almayabilirdim. Negredo’yu açıklamayabilirdim. Beşiktaş’ın geleceğini bu toplantıda aramayın, daha çok toplantı yapmamız lazım.” şeklinde konuştu.
Az parayla çok başarı istendiğini dile getiren tecrübeli teknik adam, “Az para, çok başarı ve anında yapı isteniyor. 4 yılda yine çok şey oldu. Başarısızlıkları ben sahipleniyorum. Başarıyı herkes alsın. Gerekenleri üslubunda konuşursanız, çağ atlarız. ‘Yöneticilerden dolayı gidiyor.’ derseniz, yöneticiye de haksızlık yapılmış olur.” diyerek sözlerini tamamladı.
www.yenicag.info