15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve vatandaşları en vahim en can yakıcı olaylardan birini yaşadı. Milletçe, dini bir kılığa bürünmüş, kötülüğün gülen yüzünü temsil eden Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) vatanın bölünmesiyle sonuçlanabilecek bir darbeye teşebbüs etti. Fakat bu asil milletin feraseti ve cesareti sayesinde darbe püskürtüldü. Gerçekleşen darbe teşebbüsü karşısında boyun eğmeyen ve kahramanlık destanının yazılmasını sağlayan vatan evlatları canları pahasına meydanlarda mücadele verdi. Direnişin önemli isimlerinden şehit Ömer Halis Demir ve millet yaşasın diye kendi hayatlarını feda eden etmekten çekinmeyen tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize şifa ve geride kalanlara sabır diliyorum.
FETÖ Terör Örgütünün hain amaçları; terör örgütü gibi bir yapı kurarak, halkın dini duygularını istismar etmek. “Himmet” adı altında topladığı bağışlar marifetiyle yurtiçi ve yurtdışında eğitim kurumları açarak, örgütün amaçlarına hizmet edecek toplulukları yetiştirmek. Ve sonrasında örgütün düşünceleri temelinde yetiştirilen bu insan kaynağının, devletin neredeyse tüm kadrolarına sızdırılarak devleti içeriden ele geçirmektir. Bu amaç doğrultusunda örgütlenerek, devletin içerisindeki stratejik pozisyon ve kurumları ele geçiren terör örgütü, devlet içerisinde paralel bir devlet yapısı oluşturmuştur. Kendisini uzun yıllar boyunca dinsel bir hareket ya da sivil toplum hareketi gibi gösteren FETÖ, tüm bu yönüyle, esasen kapalı şekilde örgütlenmiş illegal bir örgüttür.
Fetullahçı Terör Örgütü, Türkiye’de devlet yönetimine sızmak amacıyla on yıllardır uyguladığı yöntem ve stratejileri faaliyet halinde bulunduğu diğer ülkelerde de uygulamaya devam etmektedir. Bu minvalde, bulundukları ülkelerde kritik pozisyonlara ve stratejik kurumlara sızan FETÖ mensupları ülkelerin devlet aygıtlarını manipüle edebilmekte ve bu ülkelerin ulusal çıkarlarını sabote edebilmektedirler. Bu noktada en sık karşılaşılan eylem tarzı, dış ülkelerde yaşayan FETÖ mensuplarının yaşadıkları ülkelerde Türkiye karşıtı propagandalar yürütmeleridir. Bu şekilde FETÖ, faaliyet gösterdiği ülkelerle Türkiye’nin arasını bozarak uluslararası ilişkilerin doğal akışını sabote etme girişimlerinde bulunmaktadır. Buradan hareketle, FETÖ’nün uluslararası yapılanmasının aydınlatılması sadece Türkiye’nin ulusal güvenliği açısından değil uluslararası barış ve güvenlik için de önemli bir hal arz etmektedir.
FETÖ Terör örgütü, faaliyet gösterdiği ülkelerde kritik pozisyonlara ve stratejik kurumlara sızma sürecinde eğitim, iş ve medya sektörlerini kendisine öncelikli alanlar olarak belirlemiştir.
FETÖ Terör Örgütü birçok ülkede aktif faaliyet göstermiş ve bu ülkelerde yıllar içerisinde etkin bir örgüt yapılanması kurabilmiştir. Örgüt bölgede eğitim, turizm, medya ve yayıncılık gibi alanlarda faaliyet göstermekte olup yıllar içerisinde okullarında devşirdikleri kişilerin kamu kurum ve kuruluşlarında görev alması neticesinde bugün bölge ülkelerinin bürokrasilerinde varlığıyla dikkat çekmektedir. FETÖ birçok ülkede yeni bir strateji izleyip yasadışı faaliyetlerini kripto okullar ve dernekler üzerinden yürütmektedir.
Türk makamlarının çabaları neticesinde FETÖ Terör Örgütünün uluslararası yapılanmasına önemli darbeler vurulmuştur. Aynı zamanda FETÖ’nün dış istihbarat örgütleri ile olan ilişkisi göz önüne alındığında, mücadelede istihbari yöntemlerin de hayati öneme sahip olduğu bir gerçektir. Bu açıdan bilinmelidir ki FETÖ’nün uluslararası bir terör örgütü olması hasebiyle etkili bir mücadele ancak uluslararası karakterde yürütülürse başarılı olur. Bu noktada dış ülkelerin konuyla ilgili farkındalığına yönelik çalışmalara önem verilmelidir.
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ), ülkemiz için en büyük tehditlerden biri olduğunu 15 Temmuz darbe girişimiyle ortaya koymuştur. Ve unutulmamalıdır ki bütün terör örgütleri etkin olduğu bölgeler için tehdittir. Ancak FETÖ’nün diğer terör örgütlerinden farkı sosyo-ekonomik, sosyo-psikolojik, sosyo-politik, güvenlik ögelerini içinde barındırması, kripto elemanlarla uyuyan hücreler şeklinde yapılanması, diğer terör örgütleri ve dış istihbarat birimleriyle iş birliği yapma özelliklerini içerisinde barındırmasıdır. Devletin tüm kurumlarına işleyen yapısıyla Fetullahçı Terör Örgütü, etkin olduğu bölgeler için büyük tehlike taşımaktadır. FETÖ yaklaşık 40 yıllık bir çalışmayla toplumun dini, sosyo-psikolojik, sosyo-ekonomik alanlardaki ihtiyaçlarını eğitim, hayır işleri gibi maskelerle perdeleyerek çok ciddi destek elde etmiştir. FETÖ Terör örgütü sadece Türkiye’nin güvenlik sorunu değil uluslararası barışı ve güvenliği de tehdit edecek bir potansiyele sahipdir. FETÖ Terör örgütü Türkiye’de kaybettiği kabiliyetlerini dış ülkelerde sahip olduğu yapılanmalar yoluyla yeniden kazanma arayışı içindedir. Bu örgüt eğitim kurumlarını , dernek ve vakıf gibi yapılanmalara maske olarak kullanmaktadır.
Avukat Evren DAMYAN
www.yenicag.info