Irak Türkmen Cephesi (ITC) Başkanı Erşat Salihi, Irak’ta 2003 sonrası ABD tarafından kurulan ve günümüze kadar süren siyasi denklemde Türkmenlerin desteklenmediğini söyledi.
Irak Türkmen Cephesi (ITC) Başkanı Erşat Salihi, AA muhabirine, Mustafa el-Kazımi hükümeti döneminde Irak’ın geleceği, Türkmenlerin durumu ve PKK ile DEAŞ’ın ülkedeki tehlikeli varlığını değerlendirdi.
Terör gruplarının 2003 sonrası Irak’a giriş yaptığını anlatan Salihi, “Bunların başında Mücahid-i Halk Örgütü gibi İran’a karşı olan yapı ve terör örgütü PKK geliyor. Irak hükümeti, İran’a karşı olan örgütün tamamını ülkeden çıkardı ve büyük bölümü Almanya’ya gitti. Türkiye’nin güvenliğini tehdit eden PKK ise maalesef tartışmalı bölgelere yerleştirildi.” dedi.
“Terör örgütü PKK, Sincar, Mahmur ve Kerkük’ün çevresindeki hassas bölgeleri ele geçirdi ve oradaki Iraklıların güvenliğini tehdit etmeye başladı.” ifadelerini kullanan Salihi, bu nedenle Türkiye’nin terör örgütüne yönelik operasyonlar düzenlemeye başladığını ve bu operasyonların tamamının Irak’taki PKK mevzilerine yönelik olduğunu belirtti.
Irak Anayasası’nda “komşu ülkelere yönelik güvenlik tehdidi oluşturulmaması gerektiği” yönünde bir madde bulunduğunu hatırlatan Salihi, PKK’nın Irak’tan Türkiye’ye karşı düzenlediği terör saldırılarını da bu çerçevede değerlendirmek gerektiğini vurguladı.
Salihi, PKK, DEAŞ ve diğer terör örgütlerinin ülkedeki varlığının Irak ve bölgenin olduğu kadar ABD ve uluslararası toplum için de büyük risk ve tehlike arz etmeye devam edeceğininin altını çizdi.
Irak’ın devrik lideri Saddam Hüseyin döneminde çeşitli asimilasyonlara uğramalarına rağmen Türkmenlere 2003 sonrası ABD tarafından kurulan siyasi denklemde yer verilmediği eleştirisinde bulunan Salihi, şunları kaydetti:
“Türkmenler, Saddam rejimi döneminde çok çile çekti. Ben şahsen 10 yıl Ebu Gureyb Hapishanesinde yattım. O dönem bir kardeşim idam edildi ve ailemiz ülkenin güneyine sürüldü. Türkmenler, 2003 öncesi İngiltere ve ABD’deki muhalefet toplantılarında hep yer alsa da, 2003 sonrası Türkmenlerin gerçek temsilcisi olan Irak Türkmen Cephesi’ne siyasette yeteri kadar alan açılmadı ve ABD, 2003 sonrası Irak’ta siyasi haklarını elde etmek isteyen Türkmenleri desteklemedi. Bizi desteklemeyen ABD, tartışmalı bölgelerde Kürtleri destekledi. Şu ana kadar hak ettiğimiz anlamda bir siyasi temsilimiz bulunmuyor. Irak Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı görevine talip olsak da bu makam bize verilmedi.”
Başbakan Kazımi liderliğinde Irak’ın geleceği
Eski İstihbarat Servisi Başkanı Kazımi’nin başkanlığındaki yeni hükümetle Irak’ın geleceğini değerlendiren Türkmen lider, şunları söyledi:
“Irak’ta 2003’ten sonra El Kaide terör örgütünün eliyle yaklaşık 4 bin ABD askeri öldürüldü. Irak’ta 2005-2007 yıllarında mezhep savaşı körüklenince ülkede büyük bir güvenlik zafiyeti oluştu ve bunların üstesinden gelemeyen zayıf bir hükümet vardı. Daha sonra El Kaide, başka bir örgüte dönüştü, bu da güvenlik güçlerini zayıf duruma düşürdü ve terör örgütlerinin Irak’ta iyice mevzilenmesine neden oldu. DEAŞ, yeniden Kerkük ve Musul’daki hassas bölgelerle batıdaki çöl alanların güvenliğini tehdit etmeye başladı. Hükümetin karşısında PKK ve DEAŞ gibi güvenlik riskinin yanı sıra yeni tip koronavirüs salgınından dolayı da ciddi sağlık sorunu bulunuyor. Bu hükümetin güçlü güvenlik ve istihbarat servisleriyle güçlü hava sistemleri var. Ancak mevcut sorunlar ve terör örgütlerinin varlığı, ABD ve uluslararası koalisyonun desteğiyle hükümetin ayakları üzerinde durmasını engelliyor.”
www.yenicag.info