Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İran Dışişleri Bakanı Cevat Zarif’i kabulü başladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İran Dışişleri Bakanı Zarif’i Vahdettin Köşkü’nde saat 14.40’da başlayan kabulü, basına kapalı olarak gerçekleşiyor. Kabulde Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da yer alıyor.
GÖRÜŞME ÖNCESİ AÇIKLAMALAR
Zarif, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesinden önce, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile düzenlenen ortak basın toplantısında şu açıklamalarda bulunmuştu:
“Bugün Cuma namazından sonra Sayın Erdoğan’ı ziyaret etmiş olacağım. Bizim için Türkiye ile ilişkilerimiz çok önemlidir, ayrıca bölge halkı için karşılıklı faydalar açısından da çok önemlidir. Biz zor günlerde arkadaş olmanın kıymetini iyi biliyoruz. İki ülke zor günlerde hep birbirinin yanında oldu. Umarız ABD’de terör devleti gittikten sonra bölge halkını daha iyi günler beklemektedir.
Koronavirüs ve ambargolar nedeniyle ikili ticaret anlaşmamızda azalma görüyoruz, ama umarız daha iyi günlere götüreceğiz. Biz bugün transit, ticaret ve enerji işbirliklerini ele aldık. Karşılıklı olarak iki ülkede faaliyet gösteren şirketlerin durumunu görüşmek en güzeli oldu.
Biz Sayın Erdoğan’ı İran’a bekliyoruz, hem stratejik ortaklık hem üçlü zirvemizi yapacağız. Tarihi yarın açıklayacağız.
Bugün Suriye’de savaşın yerini diyalog almıştır, Türkiye, İran ve Rusya olarak faaliyetlerimiz sürüyor.
İnşallah çok yakın zamanda İran, Azerbaycan ve Türkiye olarak İran’da görüşeceğiz. Bölge halkının çok yararına olacaktır. Türkiye, Azerbaycan ve Rusya Başkanlarının önerdiği işbirliği çerçevesinde 5 ülkeye ziyaret başlattım. Diğer ülkeleri ziyaret ettikten sonra burada olduğum için çok mutluyum. Her zaman bu ziyaretlerde geçmişi göz önünde bulundurup geleceğe odaklanmalıyız dedim. Var olan ateşkes daha kalıcı hale gelmelidir. Burada konuştuklarımızı da diğer ülkelerle paylaşacağım.
İran, Türkiye ile her zaman iyi ilişkiler kurmuştur ve buna da devam edecekler. Önümüzde güzel işbirlikleri yapma fırsatı var bugün önümüzde. Bugün Afgan kardeşlerimizin talebi üzerine, İran, Türkiye ve Afganistan üçlü görüşmeleri hakkında görüştük.
Biz Amerika’nın Türkiye’ye yaptığı ambargoları desteklemediğizi zaten söyledik, onların bu ambargoları kendi zararlarına olacaktı, onlara zaten değer vermiyoruz.
Nükleer anlaşma zaten tam olarak bir güvensizlik çerçevesinde yazıldı. Bazı mekanizmalar öngörüldü, bir taraf şartları yerine getirmezse, diğer taraf da getirmeyebilir diye yazıldı anlaşmaya. Amerika tek taraflı bu anlaşmadan çıkmadı, bu anlaşmaya bağlı kalan ülkelere de baskı uygulamaya başladı. Birçok Türk firması da bu ambargolarla karşı karşıya kaldı. Bu aslında tamamen yasadışı bir davranıştı. İran’ın yaptıkları, ABD’nin yaptıklarının telafisi olarak yapıldı. İran’ın nükleer silah elde etmek istediği anlamına gelmiyor. İnanç, strateji olarak nükleer silaha karşıyız, güven aracı olarak görmüyoruz. Hatta bütün bu silahlara sahip ülkeler tarafından yok edilmesi taraftarıyız. Ama ABD, bu kapsamlı eylem planından tek taraflı çekilmiş ve anlaşmayı ihlal etmiştir. Bu anlaşmaya geri dönmek ve taahhütlerini yerine getirmek Amerika için bir görevdir. Amerika taahhütlerini yerine getirdiği an, biz de getirmeye hazırız.”
www.yenicag.info