Dağlık Karabağ’daki işgale son verilmesini öngören BMGK kararları uygulanmıyor

Azerbaycan ordusunun, 27 Eylül’de Ermenistan güçlerinin sivil yerleşim birimlerine ateş açması üzerine topraklarını işgalden kurtarmak için başlattığı karşı saldırının temelinde de ilgili BMGK kararlarının yıllardır kağıt üzerinde kalması duruyor.

BMGK tarafından Ermenistan’a herhangi bir baskı ve yaptırım uygulanmadığı için Azerbaycan toprakları yaklaşık 30 yıldır işgal altında bulunuyor.

BMGK’nin 822 numaralı kararı, Kelbecer’in işgal edilmesinin ardından kabul edildi. Bölgede istikrar ve güvenliğin tehdit altında olduğu belirtilen kararda, Ermenistan ordusundan işgale son verilmesi talep edildi.

BMGK, Ağdam’ın işgali üzerine de 853 numaralı kararı kabul etti. Bu kararda da tarafların ateşkes yapması, Ağdam dahil tüm bölgelerden Ermenistan güçlerinin çekilmesi istendi.

Fuzuli, Cebrail ve Gubadlı illerinin işgalinin ardından kabul edilen 874 numaralı kararda taraflara ateşkes ve barış çağrısı yapıldı.

884 numaraları karar, Zengilan’ın işgali sonrasında alındı ve kararda Ermenistan güçlerinin işgal altındaki tüm topraklardan kayıtsız şartsız çıkması talep edildi. Bu kararda, Ermenistan güçlerinin daha önce kabul edilen 822, 853 ve 874 numaralı kararları da hayata geçirmesi istendi.

Ermenistan ordusunun işgal ettiği topraklardan derhal, koşulsuz ve tam olarak çekilmesi talep edilen bu kararları ise Erivan yönetimi şimdiye kadar hiçe saydı.

Cumhurbaşkanı İlham Aliyev başta olmakla tüm Azerbaycanlı yetkililer, BM’nin çifte standart uyguladığı, bazı ülkelerle ilgili kararların günler içerisinde hayata geçirildiği, Azerbaycan’a gelince yıllardır sessiz kalındığı yönünde defaatle açıklamalarda bulunmuştu.

Dünya, Dağlık Karabağ’daki sözde Ermeni yönetimi tanımıyor
İşgal altındaki Azerbaycan toprağı Dağlık Karabağ’daki sözde Ermeni yönetim, kendisini himaye eden Ermenistan dahil hiçbir ülke tarafından tanınmıyor.

BM üyesi tüm ülkeler tarafından Azerbaycan toprağı olarak tanınan Dağlık Karabağ’daki sözde yönetim Ermenistan tarafından destekleniyor.

Dağlık Karabağ’daki sözde yönetime ekonomik, finansal ve askeri destek sağlayan Ermenistan, uluslararası tepkilerden çekindiği için bu yönetimi resmen tanımıyor.

Sözde yönetim sadece Gürcistan’dan tek taraflı bağımsızlığını ilan eden Abhazya ile Güney Osetya ve Moldova’dan tek taraflı bağımsızlığını ilan eden Transdinyester yönetimleri tarafından tanınıyor. Dağlık Karabağ’daki sözde Ermeni yönetiminin sadece bu üç sözde yönetimle diplomatik ilişkisi bulunuyor.

Sovyetler Birliği’nin dağılma sürecinde milliyetçi Ermeniler, Dağlık Karabağ’da hak iddia etti. Ermenistan’ın silahlandırdığı gruplar, 1991’de Hankendi’yi, ertesi yıl da Hocalı ve Şuşa’yı işgal etti. Daha sonra Laçın, Hocavend, Kelbecer ve Ağdere’yi de ele geçiren Ermenistan güçleri, 1993’te Ağdam’a girdi. Ağdam’ı, Cebrayıl, Fuzuli, Gubadlı ve Zengilan illerinin işgali izledi.

Azerbaycan topraklarının yüzde 20’sinin işgal altına girdiği süreçte 1 milyona yakın sivil de yerinden edildi.

Azerbaycan ve Ermenistan, 4-5 Mayıs 1994’te Bişkek’te Bağımsız Devletler Topluluğu Parlamentolararası Meclisi, Kırgızistan Parlamentosu, Rusya Federal Meclisi ve Dışişleri Bakanlığının inisiyatifiyle “Bişkek Protokolü” olarak bilinen ateşkes anlaşmasını imzaladı. Ancak ateşkes kağıt üzerinde kaldı ve çatışmalarda binlerce asker öldü.

1992’de Ermenistan-Azerbaycan anlaşmazlığı ve Dağlık Karabağ sorununun barışçıl yollarla çözülmesini teşvik ve taraflar arasında aracılık etmek amacıyla Minsk Grubu kuruldu. Eş başkanlığını Rusya, Fransa ve ABD’nin yürüttüğü AGİT Minsk Grubu, aradan geçen 28 yılda birçok girişimde bulunmasına rağmen Dağlık Karabağ sorununun çözümüne yönelik somut neticeler elde edemedi.

AA

www.yenicag.info

319