Birleşmiş Milletler, uzun zamandır beklenen Sincan raporunu dün yayımladı. Rapor, BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği ile Çin’in arasında gerilimi iyice arttırdı. Peki rapor ne anlama geliyor ve neden şimdi yayınlandı?
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin önceki akşam yayınladığı raporda, Çin, Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde Uygurlar ve diğer Müslüman azınlıklara karşı “ciddi insan hakkı ihlallerinde” bulunmakla suçlandı. Çin, rapordaki iddiaları “saçmalık” olarak nitelendirdi ve iddiaları reddetti.
RAPOR NE ANLAMA GELİYOR?
Raporda, bölgedeki Uygulara ve diğer etnik azınlıklara karşı “terör ve aşırılıkla mücadele adı altında ciddi insan hakları ihlallerinin işlendiği” belirtildi. 48 sayfalık raporda, muhtemelen “insanlığa karşı suçlar” teşkil eden işkenceye dair “güvenilir kanıtlar” bulunduğu belirtildi.
Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde çoğunluğu Müslüman olmak üzere 12 milyon Uygur yaşıyor. BM raporunda, bölgedeki gayrimüslimlerin de sorunlardan etkilendiğine işaret edildi.
ABD, Fransa ve Hollanda gibi ülkeler daha önce yaptıkları açıklamalarda Çin’i bölgede Uygulara soykırım uygulamakla suçlamıştı; BM nezdinde Sincan konusunda şu ana kadar yapılan en sert değerlendirme olarak yorumlanabilecek raporda böyle bir ifadeye yer verilmedi.
Raporun sonunda Çin hükümetine, “yeniden eğitim kampları, cezaevleri ve benzeri tutukluluk merkezlerinde keyfi tutulanların derhal serbest bırakılması”, “Sincan’da aile mensuplarının haber alamadığı kişilerin nerede olduğuna dair bilgi verilmesi”, “terörle mücadele, ulusal güvenlik ve azınlık haklarına dair yasaları gözden geçirecek çalışma planı oluşturulması”, “yeniden eğitim kamplarındaki hak ihlallerinin ivedilikle araştırılması” ve “bölgedeki cami, tapınak ve mezarlıkların yıkıldığına dair iddialara somut veriler sunularak açıklık getirilmesi” çağrıları yapıldı.
ÇİN NE TEPKİ GÖSTERDİ?
Çin’in Cenevre BM Misyonu, BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin raporuna 131 sayfalık başka bir raporla sert cevap verdi. Çin’in cevabında, terörizm tehdidine ve radikalleşmeyle mücadele programları ile mesleki eğitim ve öğretim merkezlerinin Sincan’a getirdiği istikrara vurgu yapıldı.
Çin’in Cenevre BM Misyonu Sözcüsü Liu Yuyin de raporun Çin’i karaladığını ve Çin’in içişlerine bir müdahale anlamına geldiğini belirtti. Liu, değerlendirmenin suçluluk karinesi temelinde yapıldığını ve Çin karşıtı güçler tarafından üretilen dezenformasyona ve yalanlara dayandığını kaydetti.
NEDEN ŞİMDİ?
BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet’in görev süresi bitmeden açıklayacağı sözünü verdiği rapor, Bachelet’in 4 yıllık görevi dolmadan 12 dakika önce açıklandı. Rapor, Bachelet’in son görev gününde, İsviçre saatiyle 23.48’de yayımlandı.
Bachelet, 23-28 Mayıs’ta Çin’e gitmiş ve Sincan Uygur Özerk Bölgesi’ni ziyaret etmişti. Michelle Bachelet, ziyaretin ardından Çin’in başkenti Pekin’de düzenlediği basın toplantısında, raporun ne zaman açıklanacağına ilişkin bilgi vermemişti.
Söz konusu ziyaret uluslararası toplumdan hem olumlu, hem olumsuz tepkiler almıştı. Olumsuz tepkilerin odağında, Bachelet’in ziyaretinin Çinli yetkililerin gösterdikleriyle sınırlı kaldığı ve Çin’in söz konusu iddiaları bertaraf edebilmek için Bachelet’in ziyaretini kullanacağı ithamları yer almıştı. Olumlu tepkilerde ise, Bachelet’in Çin’le sağlıklı ilişkiler kurmak için çabaladığına vurgu yapılmıştı. Bachelet’in bu raporu görev süresinin son günü açıklaması, gerek Çin tarafından, gerekse diğer taraflardan yapılacak baskıyla bir mücadele şekli olarak yorumlanıyor.
ŞİMDİ NE OLACAK?
Çin, ABD, Rusya, Birleşik Krallık ve Fransa ile birlikte BM’nin beş daimi üyesinden biri olduğu ve iddialara sert şekilde karşı çıktığı için raporda ortak bir kınama çağrısı yapılmadı. Çünkü BM kurallarına göre, ortak çağrı yapılabilmesi için beş daimi üyenin oybirliğine varması gerekiyor. Aynı olay, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinde de yaşanmıştı. Fakat, BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin raporu konuya dikkat çektiği için Uygur dernekleri tarafından olumlu bir gelişme olarak yorumlanıyor.
Kaynak: Haber Global
www.yenicag.info