Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde yaşayan ailelerinden haber alamayan Uygur Türkleri, Çin'in Sarıyer'deki konsolosluğu yakınlarındaki eylemlerine devam ediyor.
Çin'de son yıllarda Uygur Türklerinin kimlik ve kültürlerine yönelik ihlaller uluslararası kamuoyu tarafından eleştiriliyor. Çin'in "yeniden eğitim kampları"nda kalanların sistematik tecavüze uğradıkları iddiaları gündeme düştü.
ABD`nin artık eski Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray`daki görev süresinin bitimine 24 saat kala Çin hakimiyetine son darbeyi vurdu. ABD eski Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Çin’in Uygur halkına yönelik davranışlarını özel bir dikkatle incelediklerini belirterek Çin`in Uygur Sincan Özerk Bölgesi`nde soykırımı yaptığını ve insanlığa karşı suç işlediği kanaatine vardıklarını açıkladı. Büyük ihtimalle bu, Beyaz Saray yönetiminin son toplantısında alınan karardı.
The Guardian gazetesi, İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab, Avam Kamarası'ndaki konuşmasına dayanarak Londra hükümetinin Çin`in Uyugur Özerk Bölgesi`nde Uygurların toplu şekilde haklarını ihlal etmesi nedeniyle Çin yetkililerine karşı yaptırım uygulayacağı ve kısıtlamalar getireceği hakkında haber yayınladı. Raab, Kanada`nın da Çin`e karşı aynı adımı atacağını sözlerine eklemiş. Bu sıralamaya Avusturalya, Almanya, Yeni Zelanda ve Fransa da katılacak.
Son yıllarda Uygur Türklerinin kimlik ve kültürlerine yönelik ihlaller uluslararası kamuoyu tarafından eleştirilirken, Çin, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde uygulanan kısıtlamalardan geri adım atmayacağı sinyalini verdi.
İngiltere'de kamu mahkemesi, Dünya Uygur Kongresini temsil eden bir insan hakları avukatının Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki Uygur Türklerine uyguladığı hak ihlallerinin "soykırım" olup olmadığının soruşturulması talebini kabul etti.
ABD'de Başkan Donald Trump yönetiminin, Çin'in, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nde yaşayan Uygur Türklerine yönelik "baskı politikasını", "soykırım" olarak nitelemeyi değerlendirdiği iddia edildi
Yeni tip kornavirüsün Çinde ortaya çıkması ve dünyaya yayılması sanki önceki aylara kıyasla gündemden düşmüş gözüküyor. Bazı devletlerin virüsün ortaya çıkması ile ilgili uluslararası komisyon kurulması ve faaliyete başlaması yönündeki teklifleri de gündemde ağırlığını korumuyor. Çünkü şu anda bütün devletler tüm güçlerini ve enerjilerini vürüsle mücdeleye yöneltmiş durumdalar. Fakat virüsle mücadelede başarı elde edildikten sonra bu konu yeniden gündeme gelecek. Bu konunun araştırılması gelecekte insanlığın aynı sorunla karşılaşmaması açısından önemlidir.